ADALET VE TOPLUM VİCDANI
Adalet herkes içindir. Şu veya bu nedenle bazılarının adaletsizlikle karşılaşmasına onay vermek, verenlere destek olmak, hak/hukuka riayetten uzaklaşmak, yapılan yanlışlara sessiz kalmak insanlıktan nasiplenmemek demektir.
Maalesef toplumumuz oldum olası genellikle bazı yapılanların yanlış olduğunu görse de sessiz kalmayı yeğliyor, kimisi ise adeta içindeki nefretle bazılarının yok olmasını arzuluyor.
Geçmişte sol, sağ yargılamalarında bunların en acımasız yansımalarını gördük.
28 Şubat ise bunun bir başka kötü örneği oldu.
Sonrasında FETÖ’cuların sahte belgelerle karşıtlarını Ergenekon, balyoz gibi davalarla içeri tıkayıp zulmetmelerini yaşadık.
Şimdilerde bireysel nice adaletsizliğin yan sıra, fetö davalarında da aynı örnekler yaşanıyor.
Hiç kimse de yapılan yanlışlar, hatalar konusunda ağzını açmıyor.
Aksine, bu durum düşmanlaştırma ve düşman elemede bir fırsat görülüyor.
Bu düşmanlaştırma o kadar acımasız ki bu günlerde bunun en açık örneklerini FETÖ içinde görüyoruz.
FETÖ’nun beyin takımından olup yurt dışına kaçanlar sabah akşam yalan, yanlış bilgilerle iktidara saldırıyorlar.
Bunlar, bu yolla örgütün ibadet tabanı diye tarif edilmiş olan en alt tabaka, yani kaçacak imkanı olmayan ve üyelikle suçlanan nice insanlara uygulanan muamelenin kötüleşmesinden medet umuyorlar, onlara daha çok baskı yapılması, böylece onların iktidara daha keskin düşman olması için uğraşıyorlar.
Ve bundan sonuç da alıyorlar! Böylece, bu insanları dün istismar ettikleri gibi, bugün de istismar ediyorlar.
Gelecekte de istismar etmenin alt yapısını oluşturuyorlar.
Taban denilen ve dini nedenlerle örgüte bağlanılan nice aileler ortalama 5 yıl cezaevinde tutuluyor..
Aileler perişan oluyor.. Hayatları kararıyor.
Bu durumdan rahatsız olanlar olsa da kimse bu konuda bir iyileştirme adımı atmaya cesaret edemiyor!
Bu yönde olumlu bir sinyal verildiğinde bu kez de iktidara yakın karşı cephe ayağa kalkıyor, bunlar sadece üst kesimlere, ticaret ve ihanet tabakasına değil, dini nedenlerle bu yapının tuzağına düşmüş olan taban denilen kitleye yapılanları dahi az görüyor, adeta bunların cezaları ömür boyu sürsün istiyor!
Bu arkaplan zihniyet nedeniyle daha demokratik bir hukuk sistemi için çıkarılan yargı paketleri de toplumun büyük bir kesimi için anlamsız kalıyor. Yargıdaki bu tür iyileştirmeler sadece adamı olanların işine yarıyor!
Velhasıl toplumsal vicdan gittikçe daha köreliyor. Din dahil hiçbir öğreti vicdanlara tesir etmiyor.!
Bir toplum vicdanını kaybederse bundan daha kötü ne olabilir? Böylesi bir toplumda dünyanın en iyi kanunları olsa bu neye yarar?
YORUMLAR