Başta memleketim Ardahan’da olmak üzere tüm yurt genelinde kim belediye başkanı, kimler belediye meclis üyesi, kimiler, ise il genel meclis üyesi olacağının tartışıldığı şu günlerde Cumhurbaşkanı, AK Parti Genel Başkanı Erdoğan’ın ‘sevgilim’ dediği İstanbul’un geri almak için uykusuz geceleri geçirdiğini söylersek sanırım abartı olmaz.
Çünkü Trakya’dan, Karadeniz’e, Ege’den Akdeniz’e, Orta Anadolu’dan Doğu ve Güney Doğu’ya hatta başta Suriye, Irak, Afrika hatta Moğol, Türkmenler olmak üzere duyanın merkezi konumuna gelen 39 ilçeli İstanbul’da Büyükşehir’i almak için aday gösterilecek olan isimin yanı sıra boy, pos, kimlik, kişilik ve en önemlisi liderlik özellikleri olan biri olmalı. Ve bu birinin ilah ki erkek değil, kadında olabilir.
Evet, İstanbul’un Beylikdüzü ilçesine gelmeden önce memleketi Trabzon’da gençlik kolları başkanlığını yaptığı ANAP’tan CHP’ye buradan da önce ilçe belediye başkanlığına sonrasında İstanbul gibi dünya kenti bir şehre büyükşehir belediye başkanı olan asıl hedefi ise CHP Genel Başkanlığından çok Cumhurbaşkanlığına giden yolu açmak olan İmamoğlu’nu o makamdan indirip, açmak istediği yolu kapatmayı hesaplayan Erdoğan’ın İmamoğlu’na rakip olarak göstereceği söylenen isimlerin hiç birisinden umutlu olmadığını onunda benim gibi ‘bunlarla bu iş alınmaz’ dediğini duyar gibiyim.
Ve aynı Erdoğan’ın gece yarısı atacağı bir imza ile ‘Cumhurbaşkanı olan, bir partinin Genel Başkanı olan birinin Belediye Başkanı da olabilir..’ diye bir kararname çıkarıp, kendisinin İmamoğlu’na karşı aday olması yada benim önerim olarak tarihe geçmesi adına şu bizim siyasi içeriği, etkisi beş para etmez lobiciliği lobiye sanan kaz gecelerinde bol bol poz veren pos bıyıklılardan veya terorist ilan edilmden önce çok değerli bir cemaati hatırlatan bedem bıyıklılardan ziyade bir kadın adayı çıkarması ve herkesi ters köşe yapması halinde’ ‘sevgilim’ dediği İstanbul’u alabilir diye düşünmekte ve bu yönde iddialıyım.
Yani işin kısacası ya Erdoğan’ın kendisi aday olmalı yada beni aday etmeli, bendede bir şey olmaz diyorsa bir kadın aday ile yaklaşan seçimlere gitmeli.. O kadında sade vatandaş gibi giyinen, onun gibi konuşan ve en son İstanbul’daki ev kiralarından yakınan Merkez Bankası Müdiresi yada ‘AK Parti’nin omurgası kadınlardır’ diyen partisinin Grup Başkanvekili Özlem Zengin’i veya bir başka kadın aday olmalı..
Evet, bu hareket dünya kenti olan İstanbul’un zarifliğini, kadına bakışını, ana yürekli oluşunu ortaya koyacağı gibi zaten kadın seçmenin omurgası olduğu AK Parti’ye yeniden bir ilham vereceğini ve bu enerji ile İstanbul’un alınacağı düşünmekteyim, gerisi bir önceki yerel seçimlerde, ‘Antalya’yı kayıp ettik ama Ardahan’ı kazandık’ diyen ama bu kez ‘Ardahan’ı da, Antalya’yı da, İstanbul’u da aldık’ demesi ,için vereceği kararlara imza atacak olan Erdoğan’a kalmış..
Fakir Yilmaz
YORUMLAR