Nöbetçi Eczaneler
Özel haber: Gençağa Karafazlı
(RİZE) – 205 bin çay üreticisini yıllardan beri sömüren Özel sektör firma temsilcileri bugün devlet katında ağırlandı. Çay sektörünün tekeli olan firma temsilcileri Rize Valisi İhsan Selim Baydaş başkanlığında Rize valiliğinde gerçekleştirilen kapsamlı bir toplantıda çay da yaşanan sorunların tartışıldığı iddia edildi ancak toplantıda neler konuşulduğu ne kararlar alındığı konusunda kamuoyuna bir bilgi verilmedi.
Toplantının içeriği ve sonuçları ile ilgili bir açıklama yapılmasa da biz sorumlu, halkın gazetecisi olarak bu toplantı konusunda birkaç söz söylemeye kamuoyunun dikkatini ve sorumluları da daha duyarlı olmaya çağırıyoruz.
Akla ilk soru şu geliyor. Gerçekten çayın sorunlarının ve çözümlerinin konuşulduğu bir toplantı yapıldığı iddia ediliyorsa o zaman neden bu toplantıya, Çay üreticililerinden hiç kimse çağrılmadı? (Muhtarlar temsilci olabilirdi)
205 bin çay üreticisini yıllardır sömüren haklarını gasp eden sektör temsilcileri ile buna ses çıkartmayan siyasi iktidarın temsilcileri nasıl oluyor da bu (Yusuf Ziya Alim hariç) toplantıya katılabiliyorlar?
AK Parti il başkanı Yılmaz Katmer hangi sıfatla bu toplantıya katılabiliyor da ,diğer siyasi parti il başkanları bu toplantıya çağrılmıyor?
Bu toplantıyı tertipleyenler, diğer siyasi parti temsilcilerinin muhtemelen göstereceği tepkilerin bir önemi olmadığını mı düşündü de çağrılmadılar..
Bugün Karadeniz bölgesinde çay tarımı ile uğraşan 205 bin çay üreticisi ve dolaylı yollardan 1 milyondan fazla insanın yararlandığı çay tarımında yaşanan temel sorunların asıl sorumlusu olan özel sektör firma temsilcilerinin böyle bir toplantıya çağrılması çay üreticilerine açık bir ifade ile hakarettir.
“Çay üreticileri Ziraat odalarına güven duymuyor”
Bugün bölgemizde ki Ziraat odalarının yüzde 90’i siyasi iktidara teslim olmuş ve günü kurtarmanın derdinde olduğunu hepimiz biliyoruz. Gerçek şu ki Ziraat odaları çay üreticisinin gerçek temsilcisi değil. Sadece çay üreticisinin yaşananlara karşı göstereceği tepkileri frenlemek için yıllardır çay üreticisinin sırtından nemalan bir örgüt haline dönüştüğü gerçeğini artık çay üreticisi biliyor ve bu nedenle de bu odalara çay üreticileri güvenmiyor. Bazı yurttaşlar “neden bu toplantıya Ziraat odalarından kimse yok” gibi serzenişte bulunmasının da hiçbir karşılığı yok. Çünkü bu odaların temsilcileri “Yarası olan gocunsun” bu toplantıya katılmış olsaydı asla orada üreticinin sorunlarını konuşma ve çözümleri konusunda ısrarcı bir tutum sergilemeyecekti. Bunu nereden biliyoruz. Şuradan:
2025 yılı mayıs ayı öncesi bölgemizde bir tek Ziraat odası kamuoyuna yaş çay fiyatının maliyetinin 25 TL ve hükümetin vermesi gereken fiyatın ise 35 TL olmasını açıklamış diğer odalar ise ses çıkartma cesareti bile gösterememiştir. Bu nedenle bu toplantıda Ziraat odasının katılmaması veya çağrılmamasının bir önemi yok. Yarın çağrılırlar ve tıpış, tıpış giderler orada alınan kararlar varsa onları öğrenir ve gelir çay üreticilerine bu kararları açıklarlar. Ziraat odalarını çay üreticisi adına yıllardır hiçbir somut çözüm önerisi ve bunlara dönük bir eylemi asla olmamıştır. Eğer olmuşsa bizlere de söylensin onu da açıklayalım.
Sonuç şu:
3 gün önce Beşikdüzü’nde Fındık ve Çay ve de doğa için halk sokağa çıktı. CHP Rize il örgütü pasif eylem yöntemleri de olsa merkez ve ilçelerde hükmettin çay alım politikalarını protesto ediyor ancak hiçbir özel firmanın kapısına adımını atamıyor. Kemalpaşa ve Hopa ‘da halk basın açıklamaları ile yaşanan bu zulme tepki gösterdi. Pazartesi Trabzon’un Hayrat ilçesinde ise çay üreticilerinin büyük katılımıyla çay sektöründe yaşananlar protesto edecek halk sesini tüm ülkeye ve siyasal iktidara duyuracak.
Şimdi, Rize, Trabzon, Artvin ve Giresun illerinde 205 bin çay üreticisi hükümetin çay alım politikaları nedeniyle adeta zulmü yaşarken, Hükümetin 205 bin çay üreticinsin sesini duymayarak özel sektör firmalarının fırsatçılığını meşru gördüğü bir süreçte, ilimizin valisi sayın Baydaş’ın iyi niyetle de olsa çay üreticisine yıllardır zulmü eden bu şahıslarla bir araya gelmesi asla kabul edilemez bir durumdur.
Buradan sayın Vali Baydaş’a sesleniyoruz:
205 bin çay üreticisine zülüm eden bu aç gözlü özel sektör firmaları ile ne konuştunuz ve ne sonuca vardınız?
Lütfen bu konuda ne derece samimi olduğunuzu göstermek için , bu halkı sömüren bu aç gözlü kapitalistlerle neler konuştunuz?
Toplantıda bir sonuca varabildiniz mi? ne kararlar aldınız?
205 bin çay üreticisi sizlerden samimi bir açıklama bekliyor çünkü, çay üreticisi bu aç gözlü firmalara artık sadece mahkûm edildiği için kapısına gidiyor yoksa ona güven duyduğundan değil.
NOT:
Geçmiş yıllarda , Tarım ve Orman Bakanlığı, taklit ve tağşiş yapıldığı tespit edilen içerisinde çayın da yer aldığı ürünlerin ve firmaların listesini kamuoyuyla paylaşmıştı.
Bakanlık, 91 firmadan 113 parti ürünü listeye aldı. 2012’den bu yana toplamda 3 bin 605 parti ürün tağşiş ve taklit listesine alınırken, listede dikkat çeken bir isim ise CarrefourSa markalı çaylar oldu. Rize’nin ünlü çay firmalarından Karali Çay Sanayi Ticaret ve Gıda Pazarlama Anonim Şirketi tarafından Karali Çay markalı Carrefour Filiz Çay ürün adıyla 500 gramlık paket çaylarda boya/gıda boyası tespit edildi.
Yetmedi:
Karali Ticaretin Mevlâna Karali’nin, Mevlâna Bey çiftliği Rize’nin Fındıklı ilçesinde ürettiği sütü de hileli gıdalar arasında yer aldı. ‘Taklit veya Tağşiş Yapılan Gıdalar’ listesine göre ise, çiğ sütün yağ oranının düşük olduğu tespit edildi. Köftede soya, zeytinyağında tohum yağı, sade yağda inek sütü, yoğurtta nişasta bulundu. İşte hileli gıdada yeni liste:
Devletin bakanlığı bu paylaşımı yapıyor ve bu firmanın ortağı bu toplantıya çağrılıyor. Taktir kamuoyunun …
YORUMLAR