‘Erdoğan’ın bir İmamoğlu aradığını ancak aradığı İmamoğlu’ndan bir tane olduğundan dolayı bulup, adayını açıklayamıyor’ diyen mevcut İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ulusalcı tayfanın hüküm ettiği medya ve basının verdiği gazın katkısıyla buğulanan gözleriyle İstanbul’u yeniden toz pembe rüya sanıyor.
Evet, dünyada örneği, eşi benzeri olmayan ve tek adamlığı revaca çıkaran Türk Usulü Başkanlık Sistemi denen sistemin getirdiği zorunluluk dolaysıyla iki kutba ayrılan ülkede ki siyaset arenasının tam ortasında duran ve hangi tarafa doğru ağırlık basarsa oranın kazandığı bir sistem eşliğinde yeni bir seçime doğru gidiyoruz.
Ve bu seçimleri yeniden almak isteyen İmamoğlu’nun 39 ilçede göstereceği adayların kendisini orada tutacağını sanırım benden daha iyi biliyor. Ve bu adayların garanti olan yerleri Beşiktaş, Adalar, Maltepe, Kartal, Sarıyer gibi yerlere heveslenenler İBB’nin alınamayacağını tam tersi kakıp edileceğini de biliyordur
39 ilçenin 14’ü CHP’li olan İstanbul’da Adalar, Ataşehir, Avcılar, Beşiktaş, Bakırköy, Beylikdüzü, Büyükçekmece, Esenyurt, Kadıköy, Kartal, Küçükçekmece, Maltepe, Sarıyer, Şişli; CHP’nin yönetiminde kalıp kalmayacağının yaı da özelikle kendisini İBB’ye taşımada büyük rolü olan Esenyurt’ta durumun hiçte iç açıcı olmadığını burada rahatça söyle bilirim Birde buna Esenyurt’ta ki hemşerim gibi hemşo sermayesini yemekte öte bir eser bırakmayan Şişli’yi de ekleyebiliniz..
Haydi ucu ucuna alınan Ataşehir’i, Kartal’ı demeyelim ve 14’ünüde yine CHP’ye verelim.. Yetiyor mu? Buna verilecek olan tek cevap AK Parti’nin kalesi denen Sancaktepe ona komşu Çekmeköy’de hatta Pendik’te, Tuzla’da ‘Ben adayım ve ‘seçimi ben alırım’ diyen çetin adaylardır.
Yani,’ bana verilse gitmeden kazanabilirim’ denilen Beşiktaş, Kadıköy değil, Erdoğan’ın sık sık camili tepesine çıkıp, ‘sevgilim istiyorum’ diye haykırdığı ‘Üsküdar’da, Çekmeköy’de ben adayım, aday olarak gösterilirsem seçimi almak benim boynumun borcu ve seçmene ‘evet bu çetin aday ile seçim alınır’ dedirten çetin adayları yormaktansa samimiyetle sarılmak ve hata baş tacı etmek gerek.
Bunun en açık örneği kendi köyünde muhtar adayı gösterseniz seçilemeyecek saçı oyalı pısırıklarla değil, yerel medyanın teknolojinin imkanları ile hazırladığı kliplerle kendisini aday gösterilmiş hatta kazanmış sananlarla değil önce medeni cesareti sonra manevi ve mali gücü, bugün kayıp edilmekle yüz yüze duran Esenyurt’u kuran başkandan aldığı kardeş tecrübesiyle ve en önemlisi son kurultayda kayıp eden tarafta olmasına karşın ‘kazanan da benim partimdir, partilimdir’ deyip, yeni ekibe AK Parti’nin kalesini kendisinin alacağını iddia eden ve CHP’den Çekmeköy’de aday aday olan ve aday gösterilirse ancak onun Çekmeköy’ü tüm Çetin şartlara rağmen alacağını yada zorlayacağını ve İmamoğlu’nun o koltukta kalmasına omuz vereceğine inandığım tek isimdir Çetin Çapan’dır.
Evet, bu benim bir dönem basın merkezi olan Cağaoğlu yokuşunda, bir dönem Pendik’te olmak üzere 35 yıllık gazetecilik geçmişimin yanı sıra 6,5 yıllık federasyon başkanlığım esnasında her ilçesini, köşesini yakından tanıdığım İstanbul’un Beyoğlu’sunu alacak, Çekmeköy’ünü çekecek çetin adaylara ihtiyaç duyan İmamoğlu’nun anlatmak istediklerimi göz ardı etmeyeceğini ve anamın yaşında daha çok yaşlı Hamzaçebileri hemşerim diye aday gösterip, alınabilecek olan Beykoz’u ve birlikte kazandıkları Kılıçdaroğlu, Kaftancıoğlu’nun olmadığı mevcut makamı yeniden AK Parti’ye hediye etmeyeceğini ve kurduğu rüyalarının devamını sağlamak için çetin adaylarla yola çıkması gerektiğini onun benden daha iyi bildiğini umuyorum.
Fakir Yilmaz
YORUMLAR