Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Fakir Yilmaz

Ardahan’ın Gerçek Kurtuluşu Çıldır Eyaletinden Geçer..

Yeni bir seçime doğru giderken şu an adını kimsenin hatırlamadığı ANAP Genel Başkanı, rahmetli Mesut Yılmaz’ın 16 Aralık 1999’da başbakan yardımcısı olarak gittiği Diyarbakır’da “Geçmişe artık sadece yanlışlarımızdan ders almak için bakmalıyız ve aynı yanlışları tekrarlamamalıyız” diyerek çok tartışılacak bir söz sarf etmiş, “Avrupa Birliği üyeliğimize giden yolun Diyarbakır’dan geçtiğine inanıyorum.” demiş ve ‘Demokrasinin Türk’ün de Kürt’ün de hakkı olduğunu belirterek “AB’nin yolu Diyarbakır’dan geçer” sözü slogandan ileri gitmese de bugünkü yazımın başlığına bakıp, ‘Aha işte terörist!’ demeden en azından siz ileri bakın derim..
Çünkü bugün tartışılmaktan korkulan ama bir zamanlar Eyalet olan ‘Çıldır Eyalet’i veya Çıldır Beylerbeyliği, Osmanlıca’ da “Eyalet-i Çıldır” adıyla bilinen ve 1992 yılında yeniden vilayet olduğu esnada Ardahanlıların İl olma sarhoşluğuyla göremeyip, alelacele yapılan sözde referandumla 9 köyü Ardahan’dan çalınıp, Kars’a bağlanan Çıldır Diyarbakır’ında içinde olduğu ülkemden önce Avrupa Birliğine gireceği görünen ve bu nedenle bir an önce sınırı olmamasına rağmen Azerbaycan’ın açtığı gibi iki gümrük kapısıyla bizden ekonomik nefes alan bu ülkenin de ‘Ardahan’a konsolosluk açması için girişimde bulunulmalı..’ dediğim Gürcistan ve Ermenistan’ın güneybatı kesiminde, 16. yüzyılın sonlarına doğru kurulan Osmanlı eyaletidir.
Yaklaşık olarak günümüzde Gürcistan’ın Acara Özerk Cumhuriyeti’nin bir bölümü ile Samtshe-Cavaheti bölgesini, Türkiye’de Artvin, Ardahan illeri ile Erzurum ilinin bir kısmını kapsamaktadır. 1578-1628 arasında Çıldır, 1628-1829 arasında Ahıska ve 1829-1845 arasında Oltu Çıldır Eyaleti’nin idari merkezleriydi.
Çıldır Eyaleti, Gürcü Ata beglerin devleti olan Samtshe-Saatabago prensliği topraklarının ele geçirilmesiyle kurulmuş ve bu eyaletin yöneticiliğine, Müslüman olmaları şartıyla bu prensliği yöneten Cakeli Hanedanı’ndan kişiler atanmıştır.
Evet, bugün devam eden göç ile kurtuluş savaşının öncülerinden olan Şenliğin ismini taşıyan beldesinin kapatıldığı Çıldır’dan önce Ardahan kurtulmuşsa da, ordu savaşı olmadan yeniden vatan topraklarına katılan Ardahan’ı terk eden Gürcü, Ermeni ve Rusların en azından adına saygı denerek kapatılmaması gereken hatta başları sıkıştıklarında Vatan-Millet-Sakarya edebiyatı çekip, ardından ‘Eye ne diyirsen biz Şenliğin Torunlarıyız’ deyip kaz yemeden öteye gitmeyenlerce yeniden açılması adına bir girişim yapıla bilinir mi diye düşünmesi gereken Şenlik gibi insanların önderlik ettiği çetelerle çatışa çatışa Ardahan’dan çıkışının son noktasıdır.
Evet, 23 Şubat’ta Ardahan, 24 Şubat’ta Çıldır’ın kurtuluşunun yıl dönümü dolayısıyla bugün yarın ve öbür gün gaza gelip, milli duygularla yine ‘şöyle ettik, bele etik’ denecek olan Çıldır, Gürcistan ve Ermenistan’a komşu, arkasında eyalet istemi gelir diye 100 yıldır korkulan ve bu nedenle; Kardaş dedikleri insanların ana diline ‘bilinmeyen’ dil deyip, dünya dil gününde bile değil Kürdün, Laz’ın diline de mikrofon kapatan Ankara’nın gözünden ırak, eski bir eyalet…
‘Sen nasıl Posoflusun önce gel Posof’un Şavşat Kara Göl’ünü kıskandıran göllerinden sonra Çıldır Gölünde kayda görelim’ diye yaza yaza zor bela memlekete getirip, üzerinde kaydıracağımız ama birilerinin siyasi şowuna malzeme yapılacak diye korktuğum Posoflu kadın kayakçının, 30 yıldan fazladır İl Kültür ve Turizm Müdürünün asaleten atanamadığı memleketin tanıtımına katkı için geçte olsa geldiği Çıldır Gölü gibi üzeri kışları donan ama yanı başında bir dinlenme tesisinin olmayışı ve Karslıların sahiplendiği Çıldır Gölünün gölgesinde kalıp, unutulan yarısı bizim yarısı Gürcistan’ın olan Aktaş Gölü’ne ve yolu yapılsa da, halen ışıklandırılmayan Şeytan Kalesi isimli tarihi bir esere sahip, Oltu’nu da içinde olduğu eski bir eyalet Çıldır..
Yetmedi, İpek demir yolunun yerini alacak olan denen ama üzerinde hala trenlerin duracağı, insanların inip, bineceği bir istasyon ve o her gün sessizce gelip, geçen trenlerin yük indirip, bindireceği bir Antreponun yapılmadığı Kars-Tiflis-Bakü Demiryolunun geçtiği bir sınır ilçesi Çıldır..
Tanıtılması için adı, ‘uluslararası Göl Festivali’ olsa da balık değil, tavukların cızbız edildiği uluslardan kimsenin katılmadığı festivalinin yanı sıra birde Çıldır Gölünü Kış Olimpiyatlarına katmayan Erzurumluların cirit atlarıyla kış etkinlikleri yapılır eski eyalet Çıldır’da…
Ve 23 ile 24 Şubat’ta vatan topraklarına katılışının 103. yıl dönümünü kutlayacak olan Ardahan ve Çıldır, Posof Türkgözü (Badele) Gümrük kapısından sonra açılan ama sınır olduğu Gürcistan ile Ermenistan’dan faydalanamadığı gibi bir türlü kurulamayan Sınır Ticaret Merkezi yüzünden ithalat ihracatın en az seviyede olduğu Aktaş Gümrük Kapısı gibi önemli bir kapıya sahip Çıldır…
Evet, Ardahan merkez, Göle, Hanak, Damal, Posof, Köprülü (Goreveng) ve suyunu içemediği Kısır dağının eteklerindeki Hoçvan’ı uzun uzadıya anlatsakta anlatmaya yetmez bunlar deyip, bugünkü kurtuluş günü yazısını birde değişik yönde yazayım ve bugün vatan topraklarına katılışının 103. Yıl dönümünü kutladığım Serhat Ardahan’ın, yarın da Çıldır’da her yıl atılan nutuklardan ziyade farklı bir yönüyle anlatalım dedim, hem de buz dağının altında ki onca sorunu anlatıp, uzatmaktansa yazın küçükte olsa bir sahili olmadığından yüzülemeyen, kışın donan gölün buzları altında yüzerek…

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER