Rize’de Neler Oluyor?
Evet, asıl bölge düzeyinde bakılması gereken yer burasıdır. Yoksa İkizdere’deki taşın, toprağın, ormanın talan edilmesi, bu talanın Cengiz tarafından yapılması bile büyük resmi gözden kaçırmamıza neden olabilir. Sorulması gereken önemli soruyu sorarak yazımıza başlayalım. Rize’de neden iki adet Lojistik havaalanı yapılıyor?
Bu merkezlerin birincisi, Rize’nin girişine yapılması planlanan ‘Lojistik Gemi Limandır’, ikincisi ise, Pazar’da deniz doldurularak yapımı devam eden ‘Lojistik Hava Limanıdır’. Şimdi sorulması gereken şudur; Rize’nin ne özelliği var da biri hava diğeri deniz iki adet ‘Lojistik’ merkez yapılmaktadır? İşte bu yazımda bu sorulara kendimce ve araştırmalarıma göre yanıtlar vermeye çalışacağım.
Bana bir dostum takriben 10-15 yıl önce şunu diyecektir; “Biz araştırdık, projelere de ulaştık yakında açıklayacağız, bölgede ciddi ve hummalı bir çalışma var. Yabancı şirketlerce bölgenin emari çekildi, yerleri tespit edildi, hangi yerde hangi maden var tespitleri yapılmıştır. Fırsat kollanıyor yakın bir zamanda çalışmalara da başlarlar” diyecektir.
İşte yakın zaman dediği, bölgenin bu madenlerinin taşınması için alt yapı çalışmalarının bitirmesi beklenmekteydi demek ki. Geçen İkizdere’ye gittiğimde şaşırdım kaldım, bir duble yollar, tüneller, istinat duvarları, viyadükler yapılmış ki şaşırdım kaldım. ‘Bölgede bu kadar araç geçecek ne var ki bu yollar ve yatırımlar yapıldı’ diye sordum. Sonra da yanıtlar aramaya başladım. Yıllarca yapımı devam eden ‘Yeşil Yol’ projesi de sadece turizm için yapılan bir yatırım değil. Demek ki bölgen çıkartılması muhtemel madenlerin taşınması için bu yollara gerek duyulmuştu.
Şimdi gelelim işin diğer tarafına, Rize merkezde bulunan Liman mevcut durumuyla bile tam kapasitede kullanılmazken, çoğu zaman atıl dururken; şimdi böylesine adıyla bile muhteşem olacağı belli ‘Lojistik Liman’ yapılması demek ki bu çıkartılması düşünülen madenlerin taşınması için kullanılacaktı. Yani alt yapı çalışmalarının bir parçası ve uzantısı.
Peki, Pazar’da denizi doldurarak yapımı devam eden ve bu yıl açılması planlanan(ben bu yıl yetiştirilemeyeceğini düşünüyorum), hava limanının ‘Lojistik ve Bölge Hava Limanı’ olması ne anlama gelmektedir? Bu anlamıyla da bu işin bir parçası olduğunu düşünmeme rağmen, bu işin başka boyutlarının da olduğunu düşünenlerdenim. İki yıl önceki hava limanı tanıtım toplantısında(ki bende katılmıştım) tanıtım şirketi şöyle diyecektir; “Hava limanı lojistik merkezli kullanılacaktır, Trabzon havalimanından daha kapasiteli olacaktır. Kargo ve Savaş uçakları dahi inebilecektir”.
İşte sorunun püf noktası bu ya; Rize’nin sanayisi mi var, madeni mi var, nereye ve hangi bölgeye yakınlığımız var ki bu kadar devasa bir yatırım yapılmaktadır? Trabzon havalimanından neden büyük oluyor? Rize ile Artvin’i toplasanız kapasite olarak bir Trabzon etmez. Evet, bizim Kafkaslara yakınlığımız var. Emperyalistler, ‘bu bölgenin yakın bir zamanda Ortadoğu’su olacağı, çatışmaların, karışıklıkların beklendiğini ‘söylemektedirler. Onun içindir ki bizden bu tür lojistik merkezleri yapmamızı istiyorlar. Bu yatırımların hangi sermaye güçleriyle nasıl finanse edildiği, yabancı ortaklıkların olup olmadığı, uluslararası güçlerin desteklerinin boyutu hepsi de bilinmezliklerle doludur. Çünkü siyasal iktidar diğer yatırımlarda yaptığı gibi(KÖİ/YİD) hiçbir şeyde açık ve şeffaf davranmıyor. Adeta gizli bir ajan ve örgüt gibi hareket etmektedir. Bana göre yapılan hiçbir şey ülke menfaatine değil, ülkenin ve insanlığın geleceği emperyalistlere şimdiden ipotek edildi bile.
İkizdere özeline tekrar gelecek olursak; Eskincidere’sin de kurulmak istenen taş ocağında toplamda 2 milyon kilo Amonyum Nitrat(patlayıcı), 72 ton dinamit lokumu, 144 bin adet de kapsül kullanılacakmış(Gazeteci Barış Yarkadaş’tan alınmıştır). 400 hektarlık bir alanda, köylerin dibinde bu kadar malzemenin kullanılması demek, yöre halkına ‘çekip gidin buradan’ demek değil midir?
İşte tam da söylemek istediğim budur. Siyasal iktidar ve sermaye güçleri işbirliğinde, bölgede asırlardır yaşayan kadim halka, acıdır ama söylemeliyim, ‘çekip gidin buradan’ demeye getiriyorlar. Bu halkın kemikleri burada kaynamış, toprağını da, suyunu da, ağacını ve börtü böceğini de seviyor. Kimse bizi buradan söküp atamayacak, el mi yaman bey mi yaman göreceksiniz. Biz vardık ve zaten buradaydık, burada kalmaya devam edeceğiz, siz verdiğiniz zararla kalarak, çekip/yok olup gideceksiniz.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının bugün köylüler için söylediği, “marjinal” kelimesi şık olmadığı gibi rencide edici ve aşağılayıcıydı. Oysa orada en önde direnenler o vadi ve köylülerdi. Bakan AKP’lilerin destek vermediğini söylüyorsa bu da doğru değil, taşınan dövizlere baksın,, gerçeği görecek.
YORUMLAR