HES, baraj, taş ve maden ocaklarının yapımıyla Karadeniz coğrafyası ağır tahribat yaşıyor
Karadeniz Bölgesi, son yıllarda daha çok Hidroelektrik Santraller (HES), barajlar, taş ve maden ocakları, deniz dolgusu, betonarme yapılar ve bunların önünü açtığı seller, afetler ve heyelanlarla anılmaya başlandı. Son 20 yılda yapımına hız verilen projelerle bölgenin 18 ilinde bugüne dek 253 HES inşa edildi. 111’i ise henüz yapım ve proje aşamasında olan HES’ler, raporlara yansıdığı gibi bölge ekosisteminde de ciddi tahribatlara yol açtı.
Trabzon’da 52 HES
Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Tolga Güney, Enerji Atlası sitesinin verilerinden HES’lerin illere göre dağılımını paylaştı: “Artvin: 32 aktif, 23 planlanan; Rize: 16 aktif, 13 planlanan; Trabzon: 52 aktif, 21 planlanan; Giresun: 45 aktif, 12 planlanan; Gümüşhane: 10 aktif, 9 planlanan; Bayburt: 2 aktif, 2 planlanan; Ordu: 16 aktif, 13 planlanan; Samsun: 9 aktif, 2 planlanan; Sinop: 6 aktif, Amasya: 11 aktif, 3 planlanan; Çorum: 5 aktif; Tokat: 16 aktif, 4 planlanan; Kastamonu: 10 aktif, 4 planlanan; Bartın: 3 aktif; Bolu: 6 aktif, 2 planlanan; Zonguldak: 3 aktif, 1 planlanan; Düzce: 7 aktif, 2 planlanan; Karabük: 4 aktif, 2 planlanan.”
İklim değişikliği
Karadeniz’i örümcek ağı gibi saran HES’lerin yol açtığı olumsuz sonuçlardan biri kuraklık artışı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) Kuraklık Haritası’na göre; bu yılın nisan ve haziran aylarında Trabzon çevresinde yaşanan olağanüstü kuraklık dikkat çekti. Türkiye’nin en çok yağış alan ili olan Rize’de, HES bulunan vadilerdeki dereler her yaz kuruyor. HES’lerin en büyük etkisini yaşanan iklim değişikliğinde görmek mümkün. Geçmiş yıllarda sene boyunca düzenli yağış alan bölge, son 10 yılda düzensiz ve ani yağışlar ile felaketi yaşar oldu. Kastamonu’nun Bozkurt ilçesindeki sel felaketinde yaşanan ölümlere Ezine Çayı üzerindeki HES barajının patlamasının kaynaklık ettiği öne sürüldü.
Dereler kurudu
Dereler üzerinde kurulan HES’lerin yanı sıra dere yataklarının daraltılması da yine birçok felakete yol açtı. Kastamonu Bozkurt ve geçen yıl Giresun Dereli’de yaşananlar felakete adeta davetiye çıkarıldığının göstergesi. Her iki ilçede daraltılan ve beton duvarlara hapsedilen derelerin etrafı imara açılmıştı. Sonu felaketle biten bu betonlaşma Karadeniz’in her yeri için geçerli. Yapımına 90’lı yıllarda başlanan “Karadeniz Sahil Yolu” için denizin doldurulması sonucu kumsal yok edilirken, yaşanan sel felaketlerinde suların denize ulaşmasını engelleyen bu yol yüzünden kentlerde göletler oluştu.
Para kazansın!
Fındıklı Derelerin Koruma Platformu Yürütme Kurulu Üyesi Mehmet Gürkan, “HES yollarını yaparken dinamit ile çalışıyorlar. Karadeniz bölgesinin toprak yapısı kayalık ve üzeri 15-20 santim toprakla örtülü. Bu toprak binlerce yıl içinde oluşan bir bitki örtüsü bile korunmakta. Siz buraya 40-50 tonluk iş makineleri ile girer, dere yatağına evler yaparsanız felaket yaşanır. Birileri para kazansın diye masum insanların öldüğü bir yapılaşmaya gidiliyor” dedi. Rize’nin Güneysu ilçesinde yıllardır HES’lere karşı mücadele eden Kazım Delal ise, “Devletin bütün kurumları doğayı perişan etti” ifadelerini kullandı.