Hadi pazar sohbeti yapalım…

Hadi pazar sohbeti yapalım…

Bizim çocukluk dönemimizde, 50’li 60’lı yıllarda mahalke ve köy imamları kadrolu değildi… Yani maaş almazlardı…
İhtiyaçları mahalleli tarafından karşılanırdı…
Lojman filan yoktu.. Üst katta bir oda vardı..Hoca orda yatar kalkardı… Tabii koşullar gereği bekar kalırdı…
Genellikle hocalar Varda(Güneyce) yada Of’tan gelirdi…
Cuma günleri hocanın izin günüydü ve evine giderdi..
Hergün sıra ile bir aile hocanın yemeğini verirdi.. Günde iki kez… Sabah ve akşam…
Ayrıca her ailede her ay 3 – 5 lira ne ise toplanır, hocanın maaşı verilirdi…
Tabii o zamanlar ekonomik yönden biraz zor zamanlar…
Bizler, lohtiko, çumur yemekten anamız ağlarken hocaya börekler, tereyağlı pilavlar, yağlı muhlamalar, baklavalar gibi yemeğin kralı verilirdi… Çünkü, sayın hocalarımız bu yemek konusunu öyle empoze ederlerdi ki, aileler için bir prestij meselesiydi…
Hep düşünmüşümdür..
Bilirsiniz hocaların zamparalık konusunda adı çıkmıştır..
Adamlar haklı…
Kardeşim, sen ne kadar yağlı, ballı yiyecek varsa dayanıyorsun hocaya, üstüne üstlük adam bekar kalıyor, ondan sonra da hoca azınca kabahat oluyor..
Adamlar haklı kardeşim…
Hani, hoca kadınlara vaiz veriyor… Azmış zamanı… Kadınların durumunu da biliyor kimin ne olduğunu…
Vaizin sonunda sinyali veriyor..
– Bu gece Hizir a. s. mahallemuze gelecek.. Kapilarunuzi o mubarek içun açik tutun. Bağa da biraz benzer…
Bilirsiniz camilerin çevresi mahalle mezarlığıdır…
Bizim mahallede bir tane Vardali Hüseyin Hoca vardı.. Çok uyanık bir tipti…
Hiç unutmam, çünkü beynime kazınmıştır…
Teraviye giderdik ya çocukken… Hoca namazdan önce vaaz eder biliyorsunuz..
Bir ara sözü cami yemeğine getirdi, işte Allah razi olsun filan faslından sonra beynimi yakan bildirisini patlattı…
– Hane cameye yemek geturiyisunuz ya, o yemekten camenun etrafindaki meftalar da yeyi ha…
Bakar mısın…
Herkesin orda mevtası var.. Şimdi sen öyle ucuz yemek götürür müsün… Bi de öyle kısıtlı yemek olmaz, bol yemek götüreceksin…
Zaten yemeği ne kadar bol getirirsen, cennetteki arsan da o kadar genişliyor tabii..
Sonradan hocalara kadro verildi… Devletten maaş almaya başladılar ama, hiç biri, artık maaş alıyoruz, yemek getirmeyin demedi.. Yemek işi devam etti… Mevtalar da yiyor ya..
Şu an devam ediyor mu, bilmiyorum…