Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

ÇAYKUR Genel Müdürü Alim: Bu izdihamın sorumlularından biri de üreticidir…

Bu haberin fotoğrafı yok

ÇAYKURGenel Müdürü Yusuf Ziya Alim, Bir günde, iki günde çayımızı bitirip tamam ben bitirdim, ama bu şekliyle bu işin olmayacağı kesin” dedi.

Çay İşletmeleri (ÇAYKUR) Genel Müdürü Yusuf Ziya Alim, “Biz Karadenizliler, Karadeniz gibi hırçın ve dalgalıyız. Bir günde, iki günde çayımızı bitirip tamam ben bitirdim deyip yan tarafa çekilmeyi hesaplıyoruz ama bu şekliyle bu işin olmayacağı kesin” dedi.

10 Temmuz itibarıyla başlayan 2. sürgün yaş çay hasadı hız kesmeden devam ediyor. ÇAYKUR tarafından yapılan uyarılara rağmen şarjlı çay motorlarıyla üreticilerin çaylarını hızla toplayıp getirmesi nedeniyle fabrikalarda izdiham yaşanıyor. Bunu fırsata çeviren bazı özel firmalar ise ucuz fiyattan üreticilerden çay alımı yapıyor.

ÇAYKUR Genel Müdürü Yusuf Ziya Alim, üreticilere sürekli çaylarını bitirmek için acele etmemeleri gerektiğini, tüm çayı ÇAYKUR olarak alacaklarını dile getirdiklerini ancak üreticilerin ısrarla çaylarını bitirmek için acele ettiklerini ifade etti. Alim, “Biz hep üreticilerimize diyoruz ki ‘İki günle, üç günle çay geçmez acele etmeyelim. İki, üç gün geç kalmayla da herhangi bir sıkıntı olmaz. Tüm verdiğimiz kota dâhilindeki çayınızı alacağız’. Biliyorsunuz ÇAYKUR’un tarihinde 700 kilo kota hiçbir şekilde verilmemiş. 2 sene öncesinde 400, 500 civarındaydı. 700 kilo kota verdik. Çayın tamamını alacağız dedik. Bu anlamda herhangi bir sıkıntımız yok. Çayın geçme gibi bir durumu da yok. Geçse de bahçede olduğu müddetçe tazedir ve alacağımızı da taahhüt ediyoruz” ifadelerini kullandı.

“Amacımız üreticiyi rahatlatabilmek”

40-45 gün arasında sürmesi gereken 2. sürgün yaş çay kampanyasında bu sürenin üreticilerin acelesi nedeniyle kısaldığına vurgu yapan Alim, üreticilerin ‘Biran evvel toplayalım bitsin’ düşüncesinin dışında işleyişte bir sıkıntı olmadığını söyledi. Alim, “Bu anlamda bugüne kadar da ikinci sürgünde 145 bin ton çay aldık. Aşağı yukarı yarıya gelindi gibi bir durum var. İkinci sürgün kampanyası 10 Temmuz’da açıldı, 20 gibi çaya başlandı. Kısa bir süre içerisinde çay yarılandı, bitmek üzere. Normalde çayın sürgün olarak en az 40-45 gün sürmesi lazım ki bu işletmeler bu şekilde çalışsın. 10 günde, 15 günde çayın bitmeyeceğini herkes biliyor ama maalesef acele ettiğimiz için bazı sıkıntılar oluyor. Bunun haricinde ters giden bir durum yok. Biz Karadenizliler, Karadeniz gibi hırçın ve dalgalıyız. Bir günde, iki günde çayımızı bitirip tamam ben bitirdim deyip yan tarafa çekilmeyi hesaplıyoruz ama bu şekliyle bu işin olmayacağı kesin. Biraz sabredeceğiz, günlük limitlere uyacağız. Herhangi bir sıkıntı yok. Amacımız zaten üreticiyi rahatlatabilmek. İnşallah zaten ağustos ayı itibarıyla daha da rahatlayacaktır. 250 bin ton işleme kapasitemiz var. Her gün 10 bin ton civarında çay alıyoruz. Her gün stok az da olsa artıyor ama inşallah ağustos ayında daha rahatlayacağız diye düşünüyoruz” diye konuştu.

“300, 500 bize yetiyor ama toplarken 1 ton, 2 ton topluyoruz”

Üreticilerin 1 günde toplaması gerekenin çok üzerine çay çıktığını dile getiren Alim, “En büyük sıkıntı makineli tarım. Bir yönden güzel. Biz makineleşmeye karşı değiliz. Çünkü artık eskisi gibi yabancı işçilerin gelmemesi, paranın dışarıya çıkması engelleniyor. Herkes çayını kendi topluyor. Ancak makineyi insanın kendi rahatlığı için kullanması lazım. Biz makine buldukça çok çok daha yoruluyoruz. Çünkü gün boyu topluyoruz. 300, 500 bize yetiyor ama toplarken 1 ton, 2 ton topluyoruz. Hem topladığımız bu çayı çeviremiyoruz, hem o yoğunlukta kendimiz de yoruluyoruz. Ondan sonra da her şey bittiği zaman ‘Çayı niye oraya verdik, buraya verdik’ diye kendi aramızda dedikodusunu yapıyoruz. Hâlbuki makineyle rahatlığımızı düşünerek öğlene kadar toplayalım, verilen limiti satalım, hem biz rahat edelim hem kurumlar rahat etsin, hem çay fiyatı aşağıya düşmesin. Normal şartlarda gitse hiçbir sıkıntı olmayacak. Ama maalesef aceleciliğimiz her şeyi birbirine karıştırıyor” dedi.