Nöbetçi Eczaneler
Doların tarhi rekoru 13.500 tl’ye görmesinden sonra, Ankara, istanbul ve diğer illerde başlayan “Hükümet istita” sloganlarına Samsun’da halk ses verdi.
Bugün saat 17:30 çiftlik Süleymaniye geçidinde toplanan Samsun Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından son dolar kurundaki artış ve zamlar protesto edildi.
Basın açıklamasını Samsu n Emek ve Demokrasi Güçleri adına Can akbıyık okudu. Akbıyık yaptığı açıklmada;Ülkemiz uzunca bir zamandır ağır bir ekonomik krizin altında ezilmekte. İktidarın her gün bir yenisini daha eklediği yandaş kayırmacı hamleleri krizi daha da arttırmakta ve bütün yük halkımızın sırtına yıkılmaktadır. Krizin yükünü, acısını, çarşıda ve pazarda can yakıcı olarak hisseden halkın dayanacak hali kalmamıştır.
Halkımız öfkesini, isyanını, taleplerini sokağa taşımaktadır. Ancak provokasyon edebiyatı ile halkın yoksullaştırmaya, pahalılığa karşı çıkan bu tepkisi karalanmaya çalışılmaktadır. Halkın meşru ve demokratik eylemlerine provokasyon diyenler AKP’nin ekmeğine yağ sürmekte, baskı politikalarının önünü açmaktadır.
Bu zehirli dil derhal terk edilmeli ve AKP’ye karşı öfkesini gerektiğinde sokakta dillendiren halkın meşru eylemlerinin yanında yer alınmalıdır. Bizler her zamanki gibi bütün ilerici, halktan yana kurumlarla birlikte hayat pahalılığına ve faşizme karşı halkın meşru direnişinde omuz omuza, yan yana, sokakta olacağız.
Çünkü öfkeliyiz !
5 bin liralık atkı takıp, cebimizdeki telefonu dert edenlere öfkeliyiz!
Biz sefalet ücretiyle geçinmeye çalışırken, kendisi üç beş ayrı yerden, 80-100 bin lira maaş alan gözü doymayanlara öfkeliyiz!
Biz kiramızı ödeyemezken, yazlık ayrı, kışlık ayrı saraylarda sefa sürenlere öfkeliyiz!
Biz çocuklarımıza ekmek alamazken, lüks araçlarda kokain çeken iktidar çocuklarına öfkeliyiz!
Bizden çaldıklarıyla zengin olanlara, emeğimizi sömürenlere, bizi yoksul bırakanlara öfkeliyiz!
Pandeminin ölümcül koşullarında hastanelerde, okullarda, trafolarda, yollarda, marketlerde, depolarda, fabrikalarda asgari ücrete mahkûm edilen, güvencesiz çalışan işçiler olarak öfkeliyiz!
Yoksulların da yoksulu kadınlar olarak öfkeliyiz!
Bugünü ve geleceği çalınan, yurtsuz bırakılan, eğitim hakkından mahrum edilen gençler olarak öfkeliyiz!
Elimdeki parayla kirayı mı ödesem faturaları mı, okul masraflarını mı ödesem mutfak masraflarını mı diye kara kara düşünen, geçinemeyen milyonlar olarak öfkeliyiz!
Aylardır daha ne kadar kötü olabilir ki diye düşünürken Türk Lirası’nın hepimizi hayrete sokan bir hızla ve bile isteye değersizleştirilmesi ile kat kat yoksullaştık. Biraz daha idare edelim, bugünler de geçer diyebileceğimiz tek bir gün kalmadı. Dolar karşısında TL sadece bir günde yüzde 10’un üzerinde değer kaybetti ve bu yazı yazılırken de okunurken de TL Dolar karşısında değersizleştiriliyor.
TL ile aldığımız ücretlerimiz daha birkaç yıl öncesine kadar uzak bir kötü senaryo gibi gelen Çin seviyesinin altına itilirken, Saray’ın garantili ihalelerle Dolar ile beslediği yandaş müteahhitlerin, işçiye TL ile ödeyip gelirini Dolar üzerinden kazanan sermayenin, ülkeyi yabancı sermayeye kelepir mal gibi satan ve milyar dolarları istifleyen iktidar sahiplerinin serveti de katlanıyor.
Akıl almaz bu yükseliş sadece bizim yoksullaşmamız anlamına gelmeyebilir!
Bu kriz AKP-MHP iktidarının korkulu rüyası Gezi’nin başka bir tezahürü, iktidarı alaşağı edecek bir direniş hareketi ve kendi iktidarını ilan edecek bir cürete kavuşabilir. Hepsi bizim elimizde.
Bugün içinde bulunduğumuz kriz ne basitçe hükümetin değişmesiyle çözülebilir ne de sermayenin çıkarlarına dayalı başka bir ekonomik planla. Bu düzen daha fazla böyle gidemeyeceğini bize söylüyor. Ne deremiz kaldı ne suyumuz; ne toprağımız kaldı ne fabrikamız. Elimizde tek kalan şey çırılçıplak emeğimiz.
Akp bir avuç ortağını zenginleştirmenin derdiyle, tek adamın inadıyla milyonlarca insanı her geçen gün daha da fakirleştiriyor. Artık ayrım kirasını, faturasını ödeyemeyen; mutfağının masrafını karşılayamayanlar ile saraylarda sefa sürenler, yatlarda halkın parasıyla uyuşturucu partileri yapanlar, binlerce liralık çantalarla atkılarla gezenlerin ayrımıdır. Tasarruf edin sabredin yetki verin diyenlerin boş lafları tencerelerimizi doldurmuyor.
Biz geçinemeyenler milyonlarız emeğimizi çalarak servetine servet katanlara bir kez daha haykırıyoruz. Dolar yükselirken halk yoksullaşıyor, geçinemiyoruz !!!” dedi.
