RTEÜ Eğitim ve araştırma Hastanesi’nde usulsüzlük ve mobbing iddiaları yargıya taşındı

RTEÜ Eğitim ve araştırma Hastanesi’nde usulsüzlük ve mobbing iddiaları yargıya taşındı

ÖZEL HABER: GENÇAĞA KARAFAZLI

(RİZE)- Rize Barosu avukatlarından Şükrü Bülbül, Recep Tayip Erdoğan Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi Evde Sağlık biriminde çalışan eşi hemşire M.B ye iftira atıldığını il sağlık müdürlüğünce başlatılan disiplin soruşturmasının ise usulsüz raporlarla hazırlandığını iddia ederek olayı yargıya taşıdı.

Eşine iftira atıldığını iddia eden Av: Şükrü Bülbül, “Yazılı evraklar ile kim nöbete gitmemiş kim gitmiş, kim görevini yapmış ya da yapmamış, kim tüysüz yetimin hakkını yemiş kim dolandırılmış tüm bunları belgeleri ile kameralar önünde açıklayacağım. Burası kimsenin babasının çiftliği değil. Bu haksızlığın hesabını hukuk önünde soracağım ”dedi.

Bülbül, Recep Tayip Erdoğan Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi’nde, ‘kayırma, haksız kazanç elde etme, mobbing uygulama, fazla mesai yazma, nöbet çizelgelerini sisteme atmama ve panoya asmama, bir çok asistan doktora nöbete gitmemesine rağmen gitmiş gibi gösterildiği ve hemşirelere nöbet yazıldığı halde nöbetlere gitmediği bu şekilde yıllarca bu gibi işlemler yaşandığı halde , Rize il sağlık müdürlüğü tarafından 2023 yılı Mayıs ayında başlatılan disiplin soruşturması tamamıyla resmi evraklar dosyaya sunulmayarak ve gerçeklerin manipüle edildiğini yaşanan usulsüzlükleri belgeleyerek yargıya taşıdığını belitti.

Av: Şükrü Bülbül

“Hukuki mücadele de ısrarım başka masum insanlarda aynı oyunlar oynanmasın”

AV: Şükrü Bülbül olayla ilgili yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi:

“Her vatandaşa benzer şekilde iftira atabilecek kişilerin, halen daha görevlerinin başındalar. Yapılan usulsüzlüklerle alakalı hiçbir şekilde somut adım atılmadı bazı sorumluların, masumların gözyaşları ile kendi usulsüzlüklerini temizlemeyi bir marifet saydıklarını iftira attıklarını görüyoruz. Eğitim ve araştırma hastanesinde görevli hemşire olarak çalışan eşim M.B ‘nin de haksız bir şekilde suçlandığını soruşturmanın adil bir şekilde hukuka uygun yürütülmediğini görüyor ve hukuki mücadeledeki ısrarım, başka masum insanlara da aynı oyunların oynanmasının önüne geçmek içindir.

“Eşim tutuğu nöbet paraları haksız bir şekilde elinden alındı”

Eşime Nöbetlerini tutmadığı iftirası atılıyor, Rize Eğitim Araştırma Hastanesi Başhekimliği tarafından, tüm tuttuğu nöbet paraları haksız bir şekilde elinden alınarak, adeta göreve gitmeyerek haksız kazanç elde eden kişi konumuna sokulduğu ve resmi evraklar ve özellikle şoför defterleri dosyaya konulmayarak, yetkili makamlara bu şekilde eksik dosya gönderildiği, bu şekilde en başta tuttuğu nöbetlerin ispatının önüne geçildi. Eşime atılan iftira ile alakalı olarak özellikle raportörlerin, gerçekte hukuka aykırı davranış içine girenleri korumak için, raporlar oluşturulduğunu tespit ettik.

“Nöbete gitmeyenler hakkında hiçbir işlem yapılmadı”

Bahse konu süreçte , gerçekte nöbete gitmeyip haksız para alan , asistan doktorların , hemşirelerin ve tekniker gibi birçok personelin , Evde Sağlık Hizmetleri birimi nöbet listeleri acil birimi listeleri ile şoför kayıt defterleri karşılaştırıldığında açıkça usulsüzlükleri ortada iken , soruşturma sürecinde nöbetlere gitmeyen asıl kişiler hakkında hiçbir işlem yapılmadığı , gerçekte nöbetlerine giden ve hatta yanıltılarak kendisinden haksız bir şekilde paralar alındığı halde , müvekkil eşinin , nöbete gitmeyen kişi olarak yaftalandığı olayda , amaçlarının buz dağının görünmeyen kısımlardaki usulsüzlükleri kapatmak  ve bir günah keçisi seçmek olduğu ortadadır. Evde Sağlık Biriminde hafta sonları, Hastanenin resmi arabası hemşire, tekniker ve nöbetlere gelmesi gereken ama hiç gelmeyen asistan doktorları alır ve evde sağlık hizmetine muhtaç insanların evlerine giderek gerekli müdahaleyi yaparlar. Bu süreçte göreve giden kişiler şoför defterinde kaydı olur. Ancak bu şoför defterleri, İl Sağlık Müdürlüğünün soruşturma dosyasında dosyaya hiçbir şekilde sunulmadı.

“Baz istasyonu kayıtları ve HTS kayıtları alınsın Eşim adına ifade uydurarak resmi evrakta sahtecilik suçu işlediler”

İl dışında tatilde olan ve kendilerine nöbet yazılarak haksız paralar alan tüm resmi görevliler bu şekilde ortaya çıksın. Şoför defterlerini nöbet listeleri ile karşılaştırılması durumunda dahi nöbetlere giden kişiler ortaya çıkmış olduğu halde, usulsüz raporlar da şoför defterlerinde eşinin ismi olmadığı yalanı ile rapor hazırladılar. Eşim adına ifade uydurarak resmi evrakta sahtecilik suçu işlediler, sadece nöbete gitmedi iftirası eşine atılarak, kendi pisliklerini kapatmak için bir masum aradılar. Israrla dosya fotokopisi vermediler. Israrla dosyaya resmi şoför defterlerini koymadılar. Müvekkil eşim adına ifade uydurarak resmi evrakta sahtecilik suçu işlediler. Raporlarda, müvekkil eşim açıkça, evde sağlık biriminde kendisi yerine kimsenin nöbet tutmadığını, bu nöbetleri kendisinin tuttuğunu belirtmesine karşın, ısrarla güya ifadelerinde “evde sağlık biriminde hiç nöbet tutmadığı” şeklinde bir ifadesi olduğu yalanı ile rapor oluşturdular. Şoför defterlerinde isminin olmadığı iftirasını attılar. Ne zaman HTS Kayıtlarını ve Baz istasyonu kayıtlarını isteyeceğimizi belirttiğimizde, şoför defteri resmi kayıtları çok çok sonra şikayetçi olduğumuz dosyaya gönderildi. Şikayetçi oldukları dosyaya en başta yine eksik gönderildi. Burada, kendi usulsüzlüklerini kapatmak için bir masum aradılar. Hukuka aykırı sürecin düğmesine basmış oldular.” Dedi

“Dosyada raportör olarak atanan kişinin, “avukat bey dosyanın kalınlığına bak, nasıl kurtaracaksın eşini, senin eşin bu dosyadan ceza almayacağını mı sanıyorsun, avukatsın ya savun bakalım eşini”

Av Şükrü Bülbül, Eşim hakkında, “Nöbete gitmeyen hemşireyi tespit ettik, görevinden atacağız Ağır Cezada yargılatacağız” şeklinde sözler söylediler. Eşim nöbetlere gittiğini bildikleri halde, “bu nasıl hemşire 20 kez nöbete gitmemiş” diyerek dedikodu yaydılar, konu ile alakalı itiraz ettik ve Vali Yardımcısı ve birçok yetkili ile görüştüm bana, “Koskoca Recep Tayyip Erdoğan Eğitim Araştırma Hastanesi yetkilileri, eşinin avukat olduğunu bildikleri bir hemşire ile niye uğraşsınlar “, “sen bilmezsin avukat bey bu işleri, tüm pislikler en ufak memura kitlenir” şeklinde laubali konuşmalara muhatap olduklarını belirtmiştir. Ayrıca dosyada raportör olarak atanan kişinin, “avukat bey dosyanın kalınlığına bak, nasıl kurtaracaksın eşini, senin eşin bu dosyadan ceza almayacağını mı sanıyorsun, avukatsın ya savun bakalım eşini” şeklinde tehditlere maruz kaldım” ifadelerini kullandı.

“Usulsüzlük yapanların en ağır şekilde cezalandırılmaları gerekir hukuken hesap soracağız”

Tarafsızlığını yitiren raportörlerin adeta, Polit büro gibi hareket ederek, politika yaparak usulsüzlükleri kapatmak için, masum insanların hayatlarını karartmak için çalıştıklarını, bu yaptıkları işi de “nasıl olsa sistem yürüyor” mantığı ile hiçbir şekilde vicdan azabı çekmeden yaptıklarını belirten Av. Şükrü BÜLBÜL, “gerçekten bir güç bunalımı içinde olan kibirli, liyakatsiz, kişiler masum insanları kendi tuzaklarına düşürdüler. Dosyaya eksik bilgi ve belge koyarak, mevcut dosya üzerinde usulsüz raporlar hazırlayarak, dosyayı yetkili makamlara gönderdikleri, devamında ise masum kişinin kaderinin şekilleneceği, görevinden atılacağı ve hatta özgürlüğünün kısıtlanacağı süreçler yaşanması durumunda da “biz yapmadık ilgili makam karar verdi, suçlu olmasa idi ceza almazdı” şeklinde söylemler ile adeta yaptıkları usulsüzlüklerle, eksik bilgi ve belgeler ile amaçlarına ulaştıktan sonra, sorumluluk dahi almadılar. Bu şekilde usulsüzlükleri kapatmak için her türlü oyunu oynuyorlar masum insanları incittiler, insanların psikolojisini bozdular. Bunun hesabını vermeyeceklerini düşünen ilgili kişilerin bu yaptıklarının yanlarında kar kalmaması hukuki yollarla hesap vermesi usulsüzlük yapanların en ağır şekilde cezalandırılmaları gerekir” ifadelerini kullandı

“Asistan doktorlara nöbete gitmeden nöbet parası ödendi”

Özellikle birden fazla hemşirenin nöbetçi olarak yazıldığı ve aynı zamanda asistan doktorlara da nöbet yazıldığı halde nöbetlere hiç gitmediği nöbet listeleri oluşturulduğunu belirten Av. Şükrü BÜLBÜL, “ 25 Şubat 2023 tarihinde , müvekkil eşinin tek nöbetçi olarak görevine gittiği günde , onun haricinde iki hemşirenin daha nöbetçi gösterildiği, 1 asistan doktorun daha nöbetçi yazıldığı ve ayrıca bir teknikerin daha nöbetçi gösterildiği , onun haricinde  bir çok kişinin daha nöbet parası aldığını belirtti. Gerçekte ve resmi kayıtlarda nöbete giden eşim hakkında nöbete gitmedi diye iftira atan ilgili kişilerin, gerçekte nöbete gitmeyenler hakkında ise hiçbir işlem yapmadıklarını, usulsüzlük yapanları korumak için gerçekten masum ve maddi zararına sebebiyet verildiği halde eşim hakkında, haksız kazanç elde eden kişi iftirası atıldı, Nöbet listeleri ile şoför defterlerini karşılaştırdıklarında kimlerin nöbete gitmediği açıkça ortada iken , şoför defterlerini dosyaya koymayarak eşi hakkında “şoför defterinde ismi olmadığı” iftirasını attıkları , güya eşinin ifadelerinde “ evde sağlık biriminde hiç nöbet tutmadığı şeklinde olduğu bahanesiyle tüm nöbetlerini iptal ettiklerini ve tüm nöbet paralarını tehditle aldıklarını belirten Av. Şükrü BÜLBÜL , eşim sadece yanıltıldığını ve kendisinden haksız paralar alındığını belirtmek için dosyaya kendisinden haksız şekilde alınan paraların dekontlarını sundu. Eşinin, bu dekontları sunmasından ötürü, hastane idaresinin öfkelendiğini, usulsüzlükler yapanların ve hatta birçok usulsüzlüğün ortaya çıkacağını gördükleri içinde, iftira atarak eşini cezalandırma yolunu seçtiklerini belirtti.

“Kim tüysüz yetimin hakkını yemiş kim dolandırılmış belgeleri ile kameralar önünde açıklayacağım”

Eşinin , nöbetlere gittiği sabit olduğu halde , cezalandırılması için oluşturulan usulsüz raporlara itibar ederek hemen soruşturmaya izin verildiği süreçte , ilgililer hakkında başkaları tarafından da yapılan suç duyuruları hakkında ise soruşturma izini verilmeyerek koruma altına aldıklarını belirten Avukat Şükrü BÜLBÜL , “eşim hakkında yapılan iftira neticesinde , alabileceği ceza miktarı , iftira ile oluşturulan vahim tablo karşısında , ilgili kişilerin hiçbir şekilde vicdan azabı çekmediklerini , onların nasıl olsa sistemleri işlediği için , kendilerinden olmayan kişiler masum dahi olsa , muhtemel kayıplar olarak nitelendirdikleri olayımızda , yazılı evraklar ile kim nöbete gitmemiş kim gitmiş ,kim görevini yapmış ya da yapmamış , kim tüysüz yetimin hakkını yemiş kim dolandırılmış belgeleri ile kameralar önünde açıklayacağım. Bu haksızlığın hesabını hukuk önünde soracağım.

“Ne olmuştu:

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Evde Sağlık birimindeki “usulsüzlük” iddiaları, bazı çalışanlar tarafından yazılı bir dilekçe ile Rize İl Sağlık Müdürlüğü’ne iletildi.

Buna göre; bazı personelin nöbete gelmeden nöbet ücreti aldıkları, nöbete gelmeden nöbet ücreti alan personele tekrar tekrar nöbet görevi yazıldığı, iddiaya göre nöbet paralarının daha sonra birim sorumlusuna gönderildiği evde sağlık hizmeti alan vatandaşlar için tahsis edilen araçların birim sorumlusu tarafından özel işleri için kullanıldığı iddia edilmişti. Ayrıca bu ve buna benzer usulsüzlük iddialarını dile getiren bazı personelin suçlu gösterildiği asıl suçluların aklandığı bazı çalışanların ise görev yerlerinin değiştirildiği de ileri sürüldü.