ÖZEL HABER: Gençağa Karafazlı
(RİZE)- Rize’nin Pazar ilçesinde balıkçılar, Kuzuoğlu Grup’un liman açıklarında kurmak istediği kafes balık çiftliğine karşı bir aydır sürdürdükleri nöbeti büyüterek devam ettiriyor
Rize’nin Pazar ilçesinde balıkçılar, dün sabah erken saatlerde Kuzuoğlu Grubu, Günvak 1, Günvak 2 ’ye ait teknelerin kafes balık çiftliği için malzeme, çapa ve şamandıra indirmeye çalıştığını fark ederek denizde 9 saat süren bir direniş başlattı ve izin vermedi. Açık denizde gerçekleşen eyleme CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı da destek verdi.
“Can ve mal güvenliğine zarar vermeden süreci götürmeliyiz”
Balıkçıların tepkisi üzerine Pazar Kaymakamı Hamza İnam, jandarma ve sahil güvenlik önlemleri aldırarak balıkçılarla görüştü. İnam, “Süreçle alakalı idari yargı devam ediyor. Yürütmeyi durdurma kararı verilmediği için işlem sürüyor. Ancak iptal kararı çıkarsa her şey tamamen duracak. Vatandaşımız tepkisini gösterebilir, basın açıklaması yapabilir ama can ve mal güvenliğine zarar vermeden bu süreci götürmeliyiz” dedi.
“O kafes kurulursa balıkçılar kararlı”
CHP Milletvekili Tahsin Ocaklı ise Kaymakam İnam’a, “Köy halkı şu an sessizce evlerinde oturuyor. Ama o kafes oraya kurulursa balıkçılar tekneleriyle oraya gidecekler. Ben de onlarla birlikte gideceğim. Şirketten bu işi durdurmasını isteyeceğim. Eğer direniş olursa halk tehlikeye düşer. Sizden şirketin bu faaliyetini durdurmanız için aracılık etmenizi rica ediyorum” diye seslendi.
Yapılan konuşmaların ardından ilçe kaymakamı İnam ve CHP Milletvekili Ocaklı, Muhtar İsmail hakkı Kambay, ilçe Jandarma komutanı ve balıkçılar tekneye binerek kafes balık projesinin uygulanacağı açık denizde ki alana gitti.
“Türkiye tarihi bir mücadeleye tanıklık edecek Eğer sürdürülürse bedenimizi koyacağız”
Açık denizde açıklama yapan Ocaklı, “Şirket ve Devlet yetkililerini uyardıklarını vurgulayan CHP Milletvekili Ocaklı, “Şu anda tam da kafesin kurulmak istendiği yerdeyiz. Yaklaşık bin metre sahili var. Bu kıyılarda insanlar yüzüyor. Hemen yanında Rize Havalimanı var. Balıkçılar kendi yaşam alanlarını, ekmek teknelerini korumak için buradalar. Ama şirket, bütün uyarılara rağmen 3 gemisiyle hukuksuz biçimde kafes balıkçılığı yapmaya çalışıyor. Dünyanın pek çok ülkesinde yasaklanmış olan bu yöntemin burada ısrarla yapılması anlaşılır değil. Balıkçılar devletin bütün mercilerine başvurdu ama yetkililer hâlâ şirketin yanında. Telafisi mümkün olmayan bir iş bu. Eğer sürdürülürse bedenimizi koyacağız. Balıkçılar aileleriyle burada olacak ve Türkiye tarihi bir mücadeleye tanıklık edecek. Şirketi ve devletin yetkililerini tekrar uyarıyoruz. Bundan vazgeçin, yaptırmayacağız. Ocaklı; sahil güvenlik görevlilerini de. Balıkçılar burada, gemiler uzaklaştırılsın. Eğer uzaklaştırmazsanız suç işlemiş olursunuz. Biz görevimizi yapıyoruz, siz de yapın” dedi
Yaklaşık 9 saat süren direnişin ardından Kuzuoğlu Grubu’na ait tekneler bölgeden ayrılmak zorunda kaldı.
“Bu mücadele sonsuza kadar sürecek. Birinci raundu balıkçılar kazandı”
Direniş sonrası balıkçılarla teknede açıklama yapan Ocaklı,“Sabah 8’de başlayan direniş akşam saatlerinde teknelerin ayrılmasıyla şimdilik başarıyla tamamlandı. Bu şirket tekrar deneyecektir ama köylüler örgütlü bir şekilde direniyor. Biz köylülerimizin yanındayız, bu mücadele sonsuza kadar sürecek. Gece nöbetçilerimiz olacak. Birinci raundu balıkçılar kazandı”
“Çocuklarımızın Geleceğinin yeridir burası. Bağırmak zorundayız, konuşmak zorundayız. Ölümüne buradayız”
Yaklaşık 1 aydan beri balıkçı limanında çadırda nöbet tutarak direnen balıkçı kadın, “7 aylık torunumla burada nöbet tutuyorum, neden köyü perişan ettiler neden bizleri perişan ettiler, bu insanların elinden ekmeği alınıyor “sesini çıkarma” diyorlar. Nasıl çıkarmayalım. Geleceğimizin çoluğumuzun çocuğumuzun yeridir burası. Sonuna kadar buradayız biz, ölümüne buradayız biz. Arkamızda duran herkesten Allah razı olsun. Üstümüzde radar, altımızda deniz yatağından kalkan denize geliyor bu insanlar nereye gitsin. Ne yapıyorlar dağlarda mı geziyorlar? Bu insanlar eşkıyalık mı yapıyorlar? Ne yapıyorlar, ekmeğini kazanıyor ekmeğini yiyor. Bu insanlar ne yapıyor, bu insanlar nereye gidecek? Bu köyün anası babası bu denizdir. Şen gel insanların sofrasının üzerine otur, sen yeme ben yiyeyim olmaz böyle şey”
Diğer balıkçı kadınlar, “Üretimimiz, ticaretimiz olmasa soframızda yemek olmaz. Teknelerimizi satıp evde mi oturalım? Göç mü edelim?
Havaalanını yaptılar, şimdi de kıyıyı elimizden alıyorlar. Bu köyün başka geçim kaynağı yok. Çocuklarımızı nasıl okutacağız? Biz ne yiyeceğiz?” ifadelerini kullandılar.