Haber: Sami Özçelik
Bu gördüğünüz tüneller “İBRET-İ ALEM” TÜNELLERİDİR. “PARDON” tünelleri de diyebileceğimiz tünellerdir. Artvin, Yusufeli yolu yapılırken yapıldılar. Tüneller bitti. Dediler ki bu tüneller ve yol güzergahı olmadı. Bunu iptal edeceğiz. Ettiler. Yani hiç kullanılmadan iptal edildi. Şimdi size bir önerim var. Bu tünelleri dünyanın en büyük mühendislik hatası eseri diyerek turizme açalım. Üniversitelere tez konusu olsun. İnşaat okuyan öğrenciler, kadavra niyetine gelsin, hatalı iş nasıl yapılır onu öğrensin ki hatasız iş yapmayı öğrensin.
Hani herkesin bildiği farklı anlatıldığı ama özünde aynı şeyi anlatan tünel fıkrası var, anlatırlar. Fıkra bu ya;
Mısır hükümeti Kızıldeniz’in altına tüp geçit yapmak için ihale açar. İhaleye İngiltere’den, Amerika’dan, Japonya’dan ve Türkiye’den de Temel’in firması olmak üzere birer firma katılır. Firmaları teker teker mülakata çağırırlar ve teknik bilgi isterler. İngiliz firması:
– “Biz iki taraftan da eşzamanlı olarak tüneli kazmaya başlarız ve denizin altında tam ortada buluşuruz. Tüneller arasında maksimum 1 metre fark olur. 30 metrelik enindeki tünelde de 1 metreyi rahatlıkla düzeltiriz” derler.
Amerikan firması:
– “Biz de iki taraftan kazmaya başlarız ve tam ortada buluşuruz maksimum 50 cm fark olur,” der.
Japon firması ise:
– “Biz iki taraftan kazmaya başlarız ve tam ortada buluşuruz. Maksimum fark 20 cm olacak, “diye belirtir.
Sıra bizim Temel’e gelir.
Temel:
-” Haçan biz de iki taraftan kazmaya başlaruz. Ortaya puluştuk puluştuk, puluşamaduk iki tuneliniz olur da.”
Artvin’de ki bu tüneler fıkra değil, gerçektir. Yusufeli-Erzurum yönünde ilerlerseniz, Deriner Barajından 500 metre ileride karşılaşırsınız. Onun yerine bir başka tünel yapılarak 10 milyonlarca dolarlık zarar yazdılar. Tabii ki bunun parasını yoksul halk vergileri ile ödedi!. Parayı müteahhitler kasasına koydu.
Merhum Tekin Üstündağ çekmişti bu fotoyu ve şöyle yazmıştı. Bu tünelleri yapanlardan dünyada olmasa ahrette yakalarına yapışarak hesap soracağım!. Bunlara dünyada hesap sormamız imkansız gibi bir şey!. Çünkü doğayı artık eski haline getiremeyiz!. O parayı da ödemezler, bir de bizi borçlu çıkarıp faiziyle yeniden para tahsiline giderler!.
Yazık, ülkemize, milletimize, insanımıza yazık. Ruslar bu bölgede 40 yıl kalmış. doğaya hiç zarar vermemişler!. Efendiler siz nasıl kıydınız? Ve hala da kıymaya, kırmaya, yakmaya, yıkmaya, ormanlarımızı kesmeye devam ediyorsunuz? Siz bu ülkenin insanı değil misiniz yoksa?
Sami Özçelik 11 Kasım 2021
Foto: Tekin Üstündağ