Önceki gün Rize Ziraat odası başkanı Bünyamin Arslan’ın boyalı çay ve granurlu çay konusunda yaptığı rizeninsesi.com haberin “Geciken açıklama” vurgusu yaparak manşetten paylaştığı haberin ardından Mustafa Aziz Muradoglu sosyal medya hesabından boyalı ve granülü çay konusunda bir yazı paylaştı.
İşte Muradoğlu’nun o dikkat çeken yazısı..
Benim 6 aydan beri bu mecrada paylaşımlar yaparak konuya dikkat çekmek ve kamuoyu oluşturmak amacıyla yaptığım paylaşımlar sonrasında, bugünlerde konunun farklı haber kaynakları ve kişiler tarafından da paylaşıldığını görüyorum. Kamuoyu oluşturmak adına iyi bir gelişme. Ancak, gördüğüm kadarıyla konu hakkında yeterince bilgi sahibi değiliz. Bu amaçla bu konudaki yanlış anlaşılmaları düzeltmek lazım.
1. Çay extractı, çay filizinin atığı lif veya odunsu kısımların işlenmesiyle değil aksine çay filizinin kaliteli yapraklarından elde edilir. Çünkü extract kelime anlamıyla öz demektir. Dolayısıyla lifli ve odunsu kısımlarda çayın özü yer almaz. O halde fabrika atıkları liflerdeki çayımsı boyar madde nereden gelir? Oksidasyon işlemi sırasında ortaya çıkan polifenoloksidas enzimi ile havanın oksijeni yeşil renkli çay parçacıklarını kahverengine dönüştürür. Sonrasında, trafta serili vaziyette ilerlemekte olan işlenmiş çay parçacıkları temas halinde oldukları odun ve liflere boyar maddenin bulaşmasına yol açar. Tasnif sonrası ayrılan bu lifler ve odunumsu parçalar bundan dolayı açık renkli bir sıvı oluşturur.
2. Extract elde etme birkaç şekilde yapılabilir. Birincisi, basınçlı buharla demleme – yoğunlaştırma şeklinde sıvı formatta, ikincisi, bu demlenmiş ve damıtılmış yoğun renkli sıvının mikronize püskürtmeli kurutucularda toz haline getirilmesi şeklinde.(süttozu gibi) Bizde çay sektöründe kullanılan şekli genellikle toz şeklinde olup, uygulaması paketleme öncesi harman karıştırıcılarında harman içine yedirmek şeklinde yapılıyor.
O halde buradaki sorun ne?
Sorun; çay extractı dünya genelinde, icetea yapımında belirli bir oranda kullanılmasına müsaade edilen bir renklendirici ve tad oluşturucudur. İngiliz çay standardına göre paketli ve teabag çaylara katılamaz. Türkiyede çay tebliği oluşturulurken bu konu atlanmış anlaşılan. Şimdi halk sağlığı sorunu haline gelen bu durum çay tebliğine eklenecek bir maddeyle çözüme kavuşturulabilir.
Niçin karşı çıkıyoruz?
Çünkü, extract, bir anlamda demlenmiş çaydır. Çayın demleme ve tüketim süresi 1 saati aşarsa içindeki polifenoller değişime uğrar kafein miktarı artar toksik özellik başlar. Yani, çayın efsafı değişir. Tadıda bozulur. Extract çay harmana katıldığında çayın orijinal aromasını değiştirir. Bu durum, Rize çayının tad ve aromasının zamanla kaybolmasına yol açar. Çay gibi milli içeceğimize bu kötüğün yapılmasına müsaade edilemez. Bunun yanında diğer bir ticari konu, haksız rekabet koşullarının oluşması var ki bu da rekabet kurumu ve hukuğun ilgi alanında.
Mustafa Aziz Muradoğlu
