Emek Partisi Ordu İl Başkanı Yasin Uzun, “Barajsız Sendika, Yasaksız Grev, Güvenceli İş” yasa tasarısı için topladıkları imzaları Emek Partisi milletvekillerine ulaştırdıklarını söyledi.
Emek Partisi Ordu İl Başkanı Yasin Uzun yasa tasarısı için şunları söyledi:
“İşçilerin yasası on binlerce imzayla meclise gidiyor. Muhalefet yasa teklifini birlikte verecek.
Emek Partisi Genel Merkezi ve il örgütleri olarak Ocak ayında başlatmış olduğumuz sendikal hak ve özgürlüklerin önündeki engellerin kaldırılmasına dair kampanyamız kapsamında; ülke genelinde grev ve direnişteki işçilerle, sendika yöneticileri ve uzmanlarıyla, akademisyen ve avukatlar ile bir dizi buluşmalar gerçekleştirdik. Kampanyayı Ordu’da da gerçekleştirdik. Sendikaları, partileri ziyaret ettik, Sokakta stat kurarak imza topladık. Topladığımız imzaları EMEP milletvekillerine ulaştırdık.” dedi
Muhalefetle ortaklaştırdık
Uzun yasa taslağını CHP, DEM Parti, TİP ve İYİP’le görüşerek ortaklaştırdıklarını belirterek, “Türkiye’de ilk kez işçilerle tartışarak bir yasa taslağı hazırlanıyor. Bu teklif Türkiye işçi sınıfının taleplerinin kazanılması için bir başlangıç olacak. Teklif muhalefet partileriyle ortak olarak Meclis’e verilecek.” dedi.
Yasa teklifinde neler var?
Yasa teklifinin 15-16 Haziran İşçi Direnişinin yıldönümünde verileceğini vurgulayan Uzun, yasa tasarı hakkında da şunları söyledi.
“Kampanya kapsamında sendikalarla yapılan toplantılarda öne çıkan sorunların başında baraj geliyor. 12 Eylül darbesi sonrasında çıkartılan yasalarla getirilen ikili baraj sistemine göre bir işkolunda örgütlenirken yetki alabilmek için Türkiye genelinde o işkolunda çalışan işçilerin tamamının yüzde 1’inin üyeliği gerekiyor. Kanun teklifinin gerekçesinde bunun dünyada örneğinin olmadığı ve sendikal örgütlenmenin önünde büyük bir engel olduğu örnekleriyle anlatılarak bu barajın kaldırılması öneriliyor.
Sendikaların işyerlerinde yetki aldıktan sonra, işverenlerin sendikalılığı engellemek üzere hukuka aykırı ve keyfi şekilde Çalışma Bakanlığı’nın verdiği yetki belgesine itiraz etmesi ve böylece toplu iş sözleşmesi (TİS) yapılmasının engellenmesi de gündemde. Teklif metninde, yetki itirazlarının TİS sürecini durdurmamasının yanında itiraz olması durumunda işçilerin oylama yaptığı referandum yöntemi öneriliyor. Geçmiş yıllarda da uygulanan ve yasalaştırılması için çalışmalar yapılan bu yöntemin işçi iradesinin doğrudan temsilindeki önemi vurgulanıyor.
Yürütmeye verilen grev yasak ve ertelemelerinde de değişiklik öneren metinde; grev yasakları tamamen kaldırılırken grev ertelemesi için de sıkı şartlar getiriliyor. AKP iktidarı 2003-2024 yılları arasında 22 grevin “milli güvenliği bozduğu” gerekçesiyle yasaklandığı ve 200 binden fazla işçinin doğrudan etkilendiğine dikkat çekilen metinde bu konuda karar verme yetkisi Cumhurbaşkanı’ndan alınarak TBMM’ye veriliyor.
İşçilerin özellikle sendika üyesi olmaya başladıktan sonra tazminatsız bir şekilde işten atıldığına vurgu yapılan teklifte; işverenlerin tek taraflı beyanıyla işleyen iş sözleşmesinin feshi uygulamalarına son verecek katı kurallar getirilerek iş güvencesinin etkin uygulanmasını sağlayacak bir dizi madde teklif ediliyor. Mevcut yasada var olan sendika temsilcilerinden farklı olarak iş güvencesinin yanında çalışma koşullarını da denetlemeye yetkili olan ve işçiler tarafından seçimle belirlenen “işçi temsilciliği” ve “işçi temsilcileri kurulu” öneriliyor. Son dönemde sayısı artan iflas, konkordato gibi süreçlerde işçilerin haklarını alamadan işlerinden edilmelerine de değinilen kanun teklifinde, işçilik alacaklarında devletin garantör olması da düzenleniyor.” dedi.