Nöbetçi Eczaneler
Haber: Gençağa Karafazlı
Görüntü: Tanju Aksu
(ARTVİN) – Artvin’in Gürcistan sınırındaki Kemalpaşa ilçesi, belki de Türkiye’nin en çok göz ardı edilen ama en stratejik bölgelerinden biri. Sarp Sınır Kapısı sayesinde yalnızca komşu ülkelere değil, Rusya’dan Çin’e uzanan bir ticaret koridorunun girişinde yer alıyor. Aynı zamanda Türkiye’ye ilk adım atan turistin ya da iş insanının gördüğü ilk toprak parçası. Ancak ne yazık ki bu ilk izlenim, Türkiye’nin yüzünü değil, ihmallerini yansıtıyor. Altyapı sorunları, bakımsızlık ve ilgisizlik; ülkenin vitrini olması gereken bu sınır kasabasını sessizce geride bırakıyor.Bütün bunlar yetmezmiş gibi şimdi de Sarp gümrük kapısında bulunan Sarp köyünde yaşam sürdüren ve buradan ekmeğini kazanan gençler şu günlerde oldukça dertli. Dertleri ise Gürcistan devletinin yasa ve hukuk tanımaz tavrı.
“Çözüm üretilmezse bölgesel işsizlik, göç ve sosyal problemler artacak”
Kemalpaşa Sarp Gümrük Kapısı’nda faaliyet yürüten lojistik ve gümrük firma temsilcileri, gümrük kapısının önünde bir açıklama yaptı. Açıklamayı lojistik firma temsilcileri adına Ferdi Gümüşkaya gerçekleştirdi.
Yaşadıkları sorunun, ilgili bakanlık tarafından doğrudan Gürcistan Ticaret Bakanlığı ve Avrupa Birliği nezdinde gündeme getirilmesini isteyen Gümüşkaya, şunları söyledi:
“1 Şubat 2025 tarihiyle birlikte yürürlüğe giren yeni Ortak Transit Sistemi, Türk taşımacılık sektörü ve bölgemiz için büyük bir umut kaynağı olmuştur. Daha önce hızlı ve şeffaf bir transit rejiminin hayata geçeceği beklentisi oluşmuştu. Ancak uygulamada karşılaşılan sorunlar, sistemin özüne ve taraf olunan uluslararası hükümlere açıkça aykırıdır.
Gürcistan, SDS’ye katılırken hem Ortak Taşıma Anlaşması hem de Ortak Transit Konvansiyonu hükümlerine uyacağını, teknik ve idari uyumu sağlayacağını ve karşılıklı devlet tanıma sistemini işler hale getireceğini taahhüt etmiştir. Ancak bugün gelinen noktada Gürcistan bu yükümlülüklerini fiilen yerine getirmemektedir.
İlgili belgelerle birlikte Gümrükler Genel Müdürlüğü’nün yazısında da açıkça belirtildiği üzere, Gürcistan’a ait kapsamlı teminat mektuplarının tüm üye ülkelerde geçerli olması öngörülmüştür. Buna paralel olarak, uluslararası geçerliliği olan bireysel ve kapsamlı devlet teminat mektuplarının tüm SDS ülkelerinde tanınması gerekmektedir. Buna rağmen Gürcistan, yalnızca kendi ülkesinde faaliyet izni verdiği üç firmaya ait teminatları kabul etmekte; Türkiye’de geçerli kuruluşların uluslararası teminat mektuplarını ise reddetmektedir. Bu durum, SDS’nin ruhuna ve temel prensiplerine aykırıdır; hukuken kabul edilemez bir uygulamadır.
Cumhurbaşkanlığımızın da yakından takip ettiği bölgemizde, Hopa ve Kemalpaşa ilçeleri yalnızca çay üretimiyle değil, aynı zamanda sınır ticareti ve lojistik sektörüyle de bölge ekonomisinin omurgasını oluşturmaktadır. Bu sektör milyonlarca liralık vergi geliri sağlamaktadır. Yalnızca günlük giriş yapan yaklaşık 900 araçtan elde edilen 810 milyon TL’lik damga vergisi dikkate alındığında, mevcut durumun devam etmesi hem bölge ekonomisini hem de devlet gelirlerini olumsuz etkileyecektir.
Mevcut aksaklıklar giderilmediği takdirde, Türk lojistik firmaları Gürcistanlı rakipleri karşısında kapanma riskiyle karşı karşıya kalacak, bölgesel işsizlik, göç ve sosyal problemler artacaktır.”
“Bizler Sarp Köyü’nün gençleri olarak ekmeğimizin peşindeyiz”
Ferdi Gümüşkaya, hükümet yetkililerine çağrıda bulunarak çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
- Gürcistan, uluslararası teminatı tanıyana dek; Türkiye’nin de Gürcistan’a ait teminatları kabul etmemesi sağlanmalıdır.
- Karşılıklılık ilkesi derhal uygulanmalıdır.
- Gürcistan’a resmi yazıyla, uluslararası teminatların tanınması yükümlülüğü hatırlatılmalı ve uygulanması talep edilmelidir.
- Mesai dışı işlemler için teknik düzenlemeler zorunlu hale getirilmelidir.
- Sürecin yönetimi, Ankara merkezli özel bir birime devredilmelidir.
- Gürcistan’ın entegrasyon süreci tamamlanana kadar sisteme erişimi kısıtlanmalı veya kota uygulanmalıdır.
Gümüşkaya açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Sayın Bakanımızın bu konuyu doğrudan Gürcistan Ticaret Bakanlığı ve Avrupa Birliği nezdinde gündeme taşımasını önemle arz ediyoruz. Sonuç olarak biz de Hopa’nın, Kemalpaşa’nın, Sarp Köyü’nün gençleri olarak bu bölgede ekmek yiyoruz. Sadece ekmeğimizin peşindeyiz. Bütün ilgili kurumlara — bakanlığımız, başkanlığımız, valimiz, kim varsa — hepsine tek tek bildiriyoruz: Ekmeğimizin peşindeyiz. Bunu tekrar hatırlatıyoruz.” ifadelerine yer verdi
