Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

CHP ve Sol Parti AKP’nin çay alım politikalarını Çaykur önünde protesto etti ” AKP Çaykur’dan elini çek” Video Haber…

Haber: Gençağa Karafazlı Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Rize İl Başkanı

Haber: Gençağa Karafazlı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Rize İl Başkanı Saltuk Deniz,Her sene aynı sorunları tekrar tekrar yaşıyoruz. Sorunun çözümü olarak da çok çay toplamaya ara verin demek doğru değil. Çaykur çayın tamamını alacağını açıkladı fakat günlük kontenjan 25 kilo çay üreticisi kontenjan nedeniyle çayını özel sektöre satmak zorunda bırakılıyor özel sektör 17 TL’den yaş çay alıyor bunun nedeni siyasi iktidardır. AKP Türkiye’yi nasıl yönetiyorsa Çaykur’u da o şekilde yönetiyor. Bir kez daha Çaykur önünden yüksek sesle söylüyoruz. Çayda kotaya, çayda kontenjana son, çayda taban fiyat açıklansın açıklanan fiyatın altında çay alınması yasaklansın, iktidar Çaykur dan elini çeksin” dedi.

“Çayda kotaya, çayda kontenjana son verilsin çay kanunu çıkartılasın”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Rize İl örgütü, Sol Parti ve çay üreticileri Çaykur’un kota ve kontenjan uygulamasını Çay işletmeleri genel müdürlüğü (ÇAYKUR) önünde basın açıklamasıyla protesto etti.

AKP Türkiye’yi nasıl yönetiyorsa Çaykur’u da öyle yönettiğini belirten CHP Rize il başkanı Saltuk Deniz şunları söyledi:

Deniz, “ Her sene aynı sorunları tekrar tekrar yaşıyoruz. Sorunun çözümü olarak da çok çay toplamaya ara verin demek doğru değil. Özel sektör 17 TL’den hatta 18 TL, 19 TL’den yaş çay yalıyor. Çay kur 2025 Mayıs ayı kotasını 700 kg ve 1. Sürgün çayın tamamını alacağını açıkladı. Fakat günlük kontenjan 25 kilo. Bu sene de geçen sene ve önceki senelerde olduğu gibi çay üreticisi kontenjan nedeniyle çayını özel sektöre satmak zorunda bırakılıyor. Bunun nedeni siyasi iktidardır. Siyasi iktidar kendi atamış olduğu yöneticilere güvenmediği için her türlü kararı kendisi vermekte fakat arka planda durmaktadır. Çaykur’dan elinizi çekin atamış olduğunuz kişilerin görevlerini yapmasına engel olmayın, siyasi beklentilerinizin bedelini çay üreticileri ödemesin, yeter artık çay üreticisini sömürmekten, çay üreticisini sömürtmekten vaz geçin, nedir çay üreticisinin sizden çektiği bu müstahsil sizin köleniz mi, sizin yeteneksizliğinizin, iş bilmezliğinizin cezasını çay üreticisi mi çekecek, AKP Türkiye’yi nasıl yönetiyorsa Çaykur’u da o şekilde yönetiyor, AKP nasıl tüm çalışanları emeklileri, çiftçileri açlığa mahkum ettiyse çay üreticilerini de  aynı şekilde açlığa mahkum ediyor. Bin kere söyledik 1 kez daha Çaykur genel müdürlü önünden sesleniyoruz, üreticiyi koruyacak çay kanunu bir an önce çıkarın çay kanunu çıkartın ve yaş çayda taban fiyatı kanunu uygulansın artık kimse açıklanan yaş çay fiyatının altında alım yapamasın, bugün bir kez daha Çaykur önünden yüksek sesle söylüyoruz. Çayda kotaya, çayda kontenjana son, çayda taban fiyat açıklansın açıklanan fiyatın altında çay alınması yasaklansın, iktidar Çaykur dan elini çeksin” dedi.

“Çayımıza sahip çıkmak için sesimizi daha gür daha sesli olarak her zaman haykırmalıyız”

Sol Parti adına konuşan çay üreticisi Haşim Ahmet Parlak, “Üzerinde hiçbir ilaç kullanılmayan çayla övünürüz fakat, bu çayın sahibi olan 205 bin ruhsatlı 1 milyona yakın nüfusa hitap eden çay üreticisi her zaman emeği sömürülmüş hiçbir dile getirilmemiştir. Övünç kaynağımız olan çayınıza sahip çıkmak için sesimizi daha gür daha sesli olarak her zaman haykırmalıyız. Çayınıza sahip çıkacağız, Çaykur’un en öncelikli olarak varlık fonundan çıkarılması gerekiyor yoksa Çaykur’u bu varlık fonuyla beraber tamamen diş sektörlere teslim edilecektir biz bugünleri soğan üreticisinin başlayan üreticisinin bir pancar üreticisinin konumuna düşecek çay üreticileri. Daha da doğrusu çay bu sömürülmesinin karşısında tarımı da terk edecektir böyle bir tercihleri de olmayacaktır” ifadelerini kullandı.

“30 kilo çay satıp 1 kilo et alabiliyoruz bu Allaha reva mıdır  ”

İktidarın sandıktan kaçtığını dile getiren CHP Of ilçe başkanı Fahri Kaptanoğlu ,  “Çay bahçelerinde doğdum, çay paralarıyla büyüdük, okuduk ve olgunlaştık. Benim gençlik yıllarımda, 1 kilo çay parasıyla 1 kilo şeker hatta 1 kilo zeytin alınabiliyordu. Maalesef bugün 1 kilo çay karşılığında 1 adet ekmek alamıyorsunuz. 30 kilo çay satacaksınız 1 kilo et alacaksınız. Allaha revamı bu, dünyanın neresinde var böyle ucube bir anlayış. Bunlar sandıktan kaçıyorlar ne kadar kaçarsa kaçsınlar şu Çaykur’u arpalık hailen getirenlerden elbette hesap soracağız çünkü yetim hakkı yediler yemeğe de devam ediyorlar” dedi.

Protesto eylemine katılan Çay üreticileri tepkilerini şu sözlerle dile getirdiler:

“22 yıldır AKP’liyim belki Reise oy vermezler diye çocuklarıma beddua ettim ama artık oy vermem”

Çay konusunda ne düşündüğünü sorduğumuz bir çay üreticisi ali Deniz, “AK Partiliyim ama gerçeği konuşacağım,” diyerek sözlerine şöyle devam etti: “Sadece özel sektörü kurtarmak için randevulu sistem, kontenjan vallahi 690 kilo çay kesmişim daha 4-5 gündür alım yerine çay veremedim. Özel sektöre ta Ekim ayına verdim perişan haldeyiz, 2 km ya var ya yok ,500-600 metre yere araba tuttum götürdüm, 500 TL para verdim. AK partiye yine oy verecek misiniz sorusuna Deniz; 22 senedir AK Patının peşine koştum, Bakın söyleyeyim, oy versinler (Erdoğan’a) diye çoluk çocuğuma beddua ettim Reisten sebep, artık verirsem elim kırılsın, aldığım 14.650 elime geçen 13 bin kusur lira , köyde 15 gün kaldım 480 TL para geldi, Allah bilir, kötü demem ama alla biliyor bir daha oy vermem” dedi.

“Ülkemizi geleceğimizi mahvettiler, ülkenin neyse, batırdılar. Yani, gitsinler artık yeter”

Emeğinin karşılığını alamadıklarını söyleyen Canan Çelenk adlı çay üreticisi kadın yurttaş, “Çayları temizliyoruz ellerimize bakın temizliyoruz, diken temizliyoruz mahvoluyoruz, verdikleri üç kuruş parayla, kendileri saraylarda, gül gibi yaşıyorlar. Altından klozetlerde oturuyorlar kusura bakmasınlar ama öyle, bize de halkada bunu reva görüyorlar, tabii ki isyandayız sadece biz değiliz, belki bütün üreticiler aynı durumda. Yani çok kötü durumdayız artık gitsinler, gitsinler, yeter bıktık bunlardan bıktık, asla emeğimizin karşılığını, asla alamıyoruz! Yazık bize, yazık çocuğumuza, torunumuza. Ülkemizi geleceğimizi mahvettiler, ülkenin batırdılar. Yani, gitsinler artık yeter”

“Cumhurbaşkanını CİMER’e şikâyet ettim bir benimle olmaz herkes şikâyet etmesi lazım”

Cumhur başkanı Erdoğan’ı kadınlara hakaret ettiği, televizyonlara ceza verdiği için CİMER’e şikâyet ettiğini belirten, Nalan Çelenk,” Gerçekten çay üreticisinin, çiftçinin durumu çok yıpratıcı. Bunlara bir çözüm bulunması lazım halkımızı mahvettiler bakın, Türkiye’yi yok etmişler böyle olmamalı. Şunu da söyleyeyim, kimse korkmasın gittim, korkmadım, kendim CİMER’i, bilmem nereleri aradım, bütün kanallara bile şikâyet ettim. Bunu sadece ben değil, tüm Türkiye olarak herkesin yapması lazım. CİMER’e Cumhurbaşkanımızı şikâyet ettim, bize, özellikle kadınlara hakaret etti. Bunu Partili başkan olarak şikâyet ettim evet yaptım bunu sadece benimle olacak değil. Şikâyetim de partiliniz bize hakaret ediyor dedim, RTÜK’ü de şikâyet ettim, olur olmaz kanalların yayınlarını kesmiyorlar da bizim dedim haber alma özgürlüğümüzü kısıtlıyor onlara kapatma cezaları veriyor, henüz bir cevap almadın ama sadece benimle olmuyor, milletimizin herkesin yapması gerekiyor”

 “Bir an önce cumhurbaşkanımın yanında sandığı da önüme koymasını istiyorum. Zamanını doldurdu, güle güle”

Bizi tamamen özel sektörün eline bıraktılar 18 liraya çay satılır mı diyen Ayla Yaman , “Hâlâ söylenecek çok söz var da söyleyecek takat yok, bizim engebeli arazilerde malum Karadeniz’in zorluklarından, yağmur çamur, güneş demeden toplanan çaylar, kadınlarımızın, gençlerimizin, yaşlılarımızın bu emeğini sömürecek kadar, sömürmeye el uzatacak kadar aciz bir hükümete ne diyeyim ki. Söylenecek çok şey varda, duyana söyleyeceksin yani ne Duymayana söylesen ne çaresi var. Bir tarım politikamız yok. Taban fiyatımız yok. Bizi tamamen özel sektörün eline bıraktılar. 18 liraya çay satılır mı? ekonominin bu tavan yaptığı zamanlarda, bunun için önlem alınması lazım. Bir an önce cumhurbaşkanımın yanında sandığı da önüme koymasını istiyorum. Zamanını doldurdu, güle güle” diye konuştu.

Devletimiz bize sahip çıksın diyen Perihan Yaman , “özel sektörler çayı çok ucuza alıyor, Devletimiz lütfen bize sahip çıksın. Bizi onlara muhtaç etmesin. Yağmurda, çamurda, güneşte… Gerçekten bahçeden çıktım geldim. Böyle devam etmesin. Fiyatlar daha da az. Her şey çok sıkıntılı. Şu çay makası 600 bin lira” dedi