Nöbetçi Eczaneler
Eğitim İş başkanı Kutay “Atatürk’e, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ne kin kusan Yusuf Kaplan’ın okullarda ne işi var?”
Haber: Gençağa Karafazlı
(RİZE)- Eğitim İş Rize Şube Başkanı Hamza Kutay, yazar Yusuf Kaplan’ın Rize’deki okullarda sık sık yer gelip konferanslar vermesine sert tepki gösterdi. Kaplan’ın son olarak Rize Sosyal Bilimler Lisesi’nde bir konuşma yaptığını belirten Kutay, ” karanlık yalanlarını anlatan bu adamın okullarımızda sürekli ne işi var?”
“Kendi kör karanlığını Cumhuriyetimizin aydınlık çocuklarının üstüne yaymak için okulları geziyor”
Kutay, yaptığı açıklamada, Bu Adamın Okullarımızda Sürekli Ne İşi Var? Tüm hayatını Türkiye’nin kurtarıcısı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ne kin kusarak geçiren, birçok açıklamasında Ulu Önderimiz Atatürk’e üstü kapalı “cellat” diyebilen, Yusuf Kaplan; Rize’ye adeta üs kurmuş, şehrimizde istediği okula girip öğrencilerle rahat rahat buluşabilmektedir. Kendi kör karanlığını Cumhuriyetimizin aydınlık çocuklarının üstüne yaymak için gösterdiği uğraşın önüne, görünen o ki, tek bir engel bile çıkarılmamakta, hatta yaptıkları desteklenmektedir. Bu desteği, Yusuf Kaplan’ın sadece son 5 ayda 2 okul ziyareti yapıp öğrencilerle buluşturulmasından rahatlıkla anlayabilmekteyiz. Kaldı ki son birkaç yıldır defalarca yaptığı diğer okul ziyaretlerini saymıyoruz bile. Neredeyse Rize’ye üs kurup, Bu kişi kimler tarafından bu kadar sık okullara davet edilmekte, şahsın okul ziyaretlerine neden izin verilmekte, ortada bir davet ve izin yoksa bu ziyaretler izinsiz mi gerçekleştirilmektedir?” ifadelerini kullandı
“Laik ve demokratik Türkiye gençlerine karanlık yalanlarını ve hezeyanlarını mı anlatmaktadır?”
Hâlbuki 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 1. Maddesinde; “…Devletin eğitim ve öğretim alanındaki görev ve sorumluluğu ile ilgili temel hükümleri bir sistem bütünlüğü içinde kapsar.” der. 2.maddesinde ise ” Atatürk inkılap ve ilkelerine ve anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı; Türk milletinin millî, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, insan haklarına ve anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ne, karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmek.” olarak belirtir. Anayasamızın ve Milli Eğitim Temel Kanununun ilgili maddelerine karşı gelmeyi kendine görev bilmiş bu yazar (!) okullarımızla ve çocuklarımızla, hangi haklı ve geçerli sebeplerle sık sık buluşturulmuş, aynı kanunun 1. maddesinde devletimizin ilimizdeki temsilcisi Rize Valiliğine yüklediği sorumluluk ve yetki ile Valiliğimiz bu ziyaretleri neden engellememiştir? Yoksa bu ve benzeri ziyaretleri isteyen her yazar (!),istediği zaman, kimseye sormadan yapabilme özgürlüğüne sahip midir? Bu yazar (!) okullarda çocuklarımıza ne anlatmaktadır? Bunun bir kontrolü var mıdır? Çocuklara, Atatürk, Atatürk ilke ve devrimleri ile Lâik Cumhuriyetimizin kurucu kadrolarını kastederek “ Genç kuşakların, kendi cellatlarına aşık olduklarını, köleleştirildiklerini, harf inkılabı ile bir gecede cahil kaldıklarını, batının işgal edemediği ülkemizin içten işgal edildiği,” gibi karanlık yalanlarını ve hezeyanlarını mı anlatmaktadır? Laik Cumhuriyetimize, Atatürk ilke ve devrimlerine zarar vermeyi yaşam tarzı bilmiş bu yazar (!), düşünür (!), vb. karanlığın savunucuları okullarımızla ve çocuklarımızla buluşturmaya devam ettiği müddetçe, öğrenci ve velilerin bize aktardığı bilgilere de dikkat ederek konuyu kamuoyuna taşımaya, bu kişilerin var etmek istediği! karanlığa karşı Eğitim İş olarak mücadele etmeye devam edeceğimizi saygı ile duyururuz. ‘’ dedi.
Cumhuriyete kin kusuyor..
Yusuf Kaplan, 1 Kasım 2019 tarihinde Harf Devrimi’nin yıldönümünde Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk için, “Harf Devrimi toplumun kültürel hafızasını sıfırladı. Millî kütüphanesini, klasiklerini okuyamayan köksüz kuşaklar icat etti. Batılıların fiilen işgal edemediği Türkiye, içeriden zihnen ele geçirildi. Genç kuşaklar celladına âşık edildi, köleleştirildi” ifadelerini kullanmıştı.
