HDK soruşturması kapsamında tutuklanan sanatçı Pınar Aydınlar’ın yargılandığı davanın ilk duruşmasında tahliye kararı verildi.
İstanbul — Halkların Demokratik Kongresi (HDK) soruşturması kapsamında tutuklanan sanatçı Pınar Aydınlar hakkında “terör örgütü üyesi olmak” ve “terör örgütü propagandası yapmak” iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması Çağlayan’daki 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmada 3 aydır tutuklu olan Pınar Aydınlar ile avukatları hazır bulundu. Duruşmayı, HDK Eş Sözcüsü Ali Kenanoğlu’nun yanı sıra çok sayıda siyasetçi, sanatçı, aydın ve hak savunucusu izledi.
Mahkeme, Pınar Aydınlar’ın tahliyesine karar verdi. Ayrıca mahkeme, Aydınlar için imza atma şeklindeki adli kontrol tedbirinin uygulanmasına hükmetti. Dava, mütalaanın hazırlanması için 11 Eylül’e ertelendi.
“Ters kelepçeyle yatırıldım ve başıma silah dayandı”
Duruşmada savunması alınan Pınar Aydınlar, “Gözaltı günü üstümü giyilmeme izin verilmeyerek, ters kelepçeyle yatırıldım ve başıma silah dayandı. Yine oğluma da aynı şekilde yapıldı. Oysa beni çağırsalar gidip ifade verebilirdim. 25 yıldır ülkenin dört bir yanında yüzlerce konser veren bir sanatçıyım. Evime şafak vakti gelinerek, bana ve aileme itibar suikastı gerçekleştirildi” dedi.
İddianamede, “HDK Kağıthane Başkanı” olarak nitelendirildiğini ifade eden Pınar Aydınlar, HDK çatısı altından faaliyet yürütmediğini kaydetti. Pınar Aydınlar, HDP’den İstanbul Belediye Eş Başkan adayı olduğunu belirterek, “HDK yasal ve meşru bir sivil toplum kuruluşudur. Ancak benim çalışmalarımı sadece Sırrı Süreyya Önder ile birlikte HDP’de yürütmüş biriyim. Ayrıca polisler bana ‘Sizin sanatçı olduğunuzu biliyoruz, o yüzden kapınızı kırmadık’ dedi. İronik bir şekilde” diye konuştu.
“Paylaşımlar ifade özgürlüğü kapsamında”
Pınar Aydınlar, savunmasını şöyle sürdürdü:
“Yine arkadaşım sanatçı Mehmet Şirin Aydın (Mir Perwer) Paris’te katledildiği için sosyal medyada paylaşım yapmışım ve onun fotoğrafını paylaşmışım. Ben sadece Mir Perwer’i anmak için ‘Saygıyla’ demişim. Ayrıca Yeni Yaşam gazetesinin manşetini paylaşmam da suç sayılmış. Yeni Yaşam gazetesi halen aktif, işleyen, basılan bir gazetedir. 12 Eylül darbesine ilişkin paylaşımım dosyaya konulmuş. Savcı, ‘örgüt propagandası’ yaptığımı öne sürmüş. Bu iki paylaşımım ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirmelidir. Üç aydır hukuksuz şekilde tutukluyum. İstanbul Teknik Üniversitesi mezunuyum, yıllarca öğrenci yetiştirdim. Bugün mesleğimden oldum. Ben değerlerine bağlı olarak 2 çocuğunu büyüten bir halk sanatçısıyım. Tahliye ve beraatımı talep ediyorum.”
Ardından mütalaasını açıklayan savcılık da Pınar Aydınlar’ın tahliyesini talep etti.
“Suç unsurları oluşmamıştır”
Avukat Murat aksak da “terör örgütü üyeliği” suçunun unsurlarının oluşmadığını ifade ederek, “HDK sivil toplum kuruluşudur. HDK’nin eş başkanları vardır. Halen dışarıda siyaset yapmaktalar. HDK meşrudur, HDK’li olmak suç değildir. Ancak müvekkil HDK’li değildir. Sadece HDP’nin bir dönem İstanbul Belediye Başkan adayı olmuştur. ‘Örgüt propagandası yapmak’ iddiasının unsurları da oluşmamıştır. Yeni Yaşam gazetesinin manşetini paylaşmış. Savcı, Yeni Yaşam gazetesi manşetinde fotoğrafı bulunan Mazlum Doğan ve Kemal Pir’den dolayı bu suçlamayı müvekkile yönetmiş. Ancak Sayın Öcalan’ın fotoğraflarının da paylaşmasının suç olmadığına dair bir kanıt vardır. Suçun unsurları oluşmamıştır. Müvekkilin beraatını ve tahliyesini talep ediyorum” diye konuştu. (MA)