HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Boğaz’da, yalılarda viskisini yudumlayıp oyunu HDP’ye veren şerefsizler” şeklindeki açıklamalarına çok sert tepki gösterirken, “Elbette zenginler de HDP’ye oy vermiş olabilir. Hepsi bizim için çok saygındır. Seçmenimize küfür hakaret edene de bin misliyle de aynen iade ediyorum. Seçim öncesi hırsızdan hesap sorarız deyip, seçim sonrası hırsızın sarayında zevki sefa sürenler midir şerefli olanlar? Şeref kavramını kullanmaya kalkmasınlar, hadlerini bilsinler” dedi.
Demirtaş, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) genel merkezini ziyaret etti. Demirtaş, ziyaret sırasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Demirtaş, MHP lideri Bahçeli’nin HDP’ye oy verenler için “İzmir’de Marmaris’te yazlıklarında yatıp, AKP olmasın diye oyunu MHP’ye vermeyen; ama HDP’yi Meclis’e taşıyan zavallılar, Türkiye’nin kaymağını yiyenler, Boğaz’da, yalılarda viskisini yudumlayıp oyunu HDP’ye veren şerefsizler. Şimdi, HDP ile koalisyonu kurun” sözlerine karşılık şunları söyledi:
“HDP İstanbul’da üçüncü partidir. Bu Türkçeyi doğru dürüst konuşamayan Türk milliyetçilerinden daha fazla oy almıştır. HDP İstanbul’u en fukara semtlerinden oy almıştır. Öyle üçüncü parti olmuştur. Elbette zenginler de HDP’ye oy vermiş olabilir. Hepsi bizim için çok saygındır. Seçmenimize küfür hakaret edene de bin misliyle de aynen iade ediyorum. Seçim öncesi hırsızdan hesap sorarız deyip, seçim sonrası hırsızın sarayında zevki sefa sürenler midir şerefli olanlar? Şeref kavramını kullanmaya kalkmasınlar, hadlerini bilsinler.”
-“ZERGELE KÖYÜNE HDP HEYETİNİN GİTMESİ KARARLAŞTIRILDI”-
Demirtaş, “TSK bombalanan bölgelerde sivillerin olmadığını açıkladı. Bülent Arınç’ın da ‘bu alçakça yalandır’ ifadeleri oldu, buna karşılık ne düşünüyorsunuz?” sorusu üzerine de şu açıklamalarda bulundu:
“Bizim dünkü toplantılarımız sonrasından hava saldırılarında sivillerin katledildiği Zergele köyüne HDP heyetinin gitmesi kararlaştırıldı. Gidip olay yerinde katliamın yaşandığı yerde tespitler yapacaklar. Eğer Dışişleri Bakanlığı veya AKP yetkilileri veya Bülent Arınç arzu ediyorsa, gidip alçaklığı bizati yerinde görmek istiyorsa, buyursun gelsin. Alçaklık nedir, orada tespit edelim. Biz ille öyle oldu demiyoruz, gidip göreceğiz. Buyursunlar heyetimize dahil olsunlar. Raporlasınlar, Türkiye’ye de dönüp açıklasınlar. Birkaç gün sonra da raporları açıklayacağız.”
“90’LARA DÖNDÜREBİLECEĞİNİZ BİR SİYASİ ORTAM YOK”-
Bir başka soru üzerine ise “AKP 1990’lara dönmek istiyor olabilir” diyen Demirtaş, “Ama onlar şunu unutmasın. 90’lara döndürebileceğiniz bir siyasi ortam yok. Korkutabileceğiniz, sindirebileceğiniz bir halk yok. Yoksa devlet aynı devlet. Siz 90’ları çok arzuluyorsunuz. Ama biz bunun önüne geçeceğiz” ifadelerini kullandı.
-“BARIŞ ÇAĞRISININ GEÇ KALMIŞI OLUR MU?”-
“Elinizi tetikten çekin çağrınız bazı çevrelerce geç kalmış bir çağrı olarak yorumlandı. Bunun hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusuna Demirtaş, şu cevabı verdi:
“Barış çağrısının geç kalmışı olur mu? Bu gün biz barışı sağlayabilirsek ölme ihtimali olan gençlerimizin ölümünü durdurmuş olacağız. Ne zaman savaş çağrısı yaptık ki barış çağrısına geç kaldınız diyor o bazı çevreler. Şunu söylemek lazım biz şu anda karşılıklı elinizi tetikten çekin diyebilecek en meşru gücüz. Ne savaşı körükledik, ne savaş istedik. Biz her zaman barışı savunduk.”
“-7 HAZİRAN’DAN BU YANA AKP-MHP SAVAŞ KOALİSYONU VAR”-
7 Haziran’dan bu yana aslında bir koalisyon olduğunu ve bununda “AK Parti – MHP savaş koalisyonu” olduğunu ileri süren Demirtaş, “MHP seçim meydanlarında verdiği bütün sözleri unutarak, benimle yürü diyenleri sarayın bahçesine götürmüş durumda. Sarayın bahçesinde nöbet tutmak için mi MHP seçmeni bunlara oy verdiler. Savaş koalisyonu kurulmuş durumda. Zannediyorum erken seçime bu savaş koalisyonuyla gidecekler. Bir an önce Türkiye seçimini yapmalı. AKP’den kalıcı kurtuluşun önü açılmalıdır. Dün yaptığımız toplantıda, tüm teşkilatlarımız hazır olduklarını ifade ediyorlar. İnşallah bu seçimde AKP, Türkiye’nin başına bela olmaktan çıkar. Fakat şunu da duymak istiyoruz, kaç seçimde yenilirse yenilmiş sayılıyorsunuz” dedi.
-“AKP SURUÇ SUÇLULARINI YAKALAMA ÇABASI İÇİNDE DEĞİLDİR”-
ESP’nin, HDP’nin kurucu bileşenlerinden biri olduğunu hatırlatan Demirtaş, “Bizler Şuruç’ta katliamda doğrudan hedef alınmış çatı partisi olarak özgün olarak da hedef alınmış ESP olarak buradayız. Suruç katliamından bu yana iktidar sözcüleri Suruç katliamını gerçekleştiren zihniyeti ve kendi paylarını karartmak için akıl almaz manipülasyonlarla partimizi hedef gösterdiler. Buradan da çok iyi anlaşılıyor ki AKP Suruç suçlularını yakalama çabası içinde değildir” ifadelerini kullandı.
-“O BOMBALAMALARIN FAİLLERİ YAKALANMADIĞI İÇİN SURUÇ RAHATLIKLA YAPILABİLMİŞTİR”-
“Savaş çıkartma niyetlerinin olduğu seçim dönemlerinde Ağrı’da ortaya çıkmıştı” diyen Demirtaş şunları kaydetti:
“İyi ki öldü diyenden, niye daha fazla HDP’li ölmedi diyene kadar Türkiye sağ siyaseti ırkçı siyaseti tarihinin en kepaze dönemini yaşadı. 7 Haziran seçimlerinde sandığa sayı duymayanlar artık yeni bir konsept içerisine girdiler. Suruç katliamı bunu tetikleyen en büyük olaydı. Savaş çıkartma niyetlerinin olduğu seçim dönemlerinde Ağrı’da ortaya çıkmıştı. Maalesef seçimi kaybettiklerinde de rezilliklerinin boyutu en dibe vurmaya başladı. Diyarbakır bombacısı halen ortaya çıkarılmış değil. Mersin Adana parti binalarımızın bombalanması halen ortaya çıkarılmış değil. Bunların tamamı Suruç katliamıyla bağlantılıdır. O bombalamaların failleri yakalanmadığı için Suruç rahatlıkla yapılabilmiştir. Suruç katliamında yitirdiğimiz 31 pırıl pırıl gencimizi sosyalisti kesinlikle HDP’nin mücadelesinde yaşatacağız. Bugün ESP’nin sayın genel başkanı ve yöneticileriyle birlikte bu katliamın ulusal ve uluslararası girişimlerini nasıl yapabiliriz bunu değerlendireceğiz. Mağdur olan ailelerimiz var. Bu katliamda en büyük acıyı yaşayan ailelerimizin örgütlü, bilinçli hak arama mücadelesinde sesini yükseltme mücadelesini nasıl yürütebiliriz onu tartışacağız. Suruç’un unutulmayacağını eylemlerimizle göstereceğiz.”
-“KOBANİ SANA YİNE GELİRİZ”-
ESP Genel Başkanı Sultan Ulusoy ise Suruç’ta hayatını kaybedenlerin asla unutulmayacağını hatırlattığı konuşmasında şunları söyledi:
“Oyuncaklara açılmayan, giden gençlere açılmayan, kütüphane kurulması için açılmayan o sınırların biz silah yüklü tırlara nasıl açıldığını çok iyi biliyoruz. Biz kurulamayan o kütüphanelerin kurulması için, açılamayan o kreşlerin açılması, yeşertilemeyen o ormanların yeşertilmesi için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Kobani’yle dayanışmak için diyoruz ki Kobani sana yine geliriz.”